Zamanı geldi aşkın derken,
Durun ayaklarım daha çok erken,
Biz o yolları giderken,
Büyükler görmüş bizi geri dönerken.
Bazen geri dönülmeyen hatalar yaparsın,
Masum bir aşkın kelepçeleri takıldı bileklerime,
Bir ateş sardı bedenimi can verdi kalbime,
Hani sevmek yok derdim kendime,
Adı sevda mı bilmiyorum ki bunun.
Bazen hırçınlaşıyor aşk denilen duygularım,
Dost sanıp sığındım kadehlere,
İçip içip ah ettim yaban ellere,
Dolu dolu bakan masum gözlere,
Acıdım halime derdimi anlatamadım.
Soğuk kış geceleri''nin kaldırım taşları,
Caddeleri aydınlatan sokak lambaları,
Tinelcilerle dolu aşk sokakları,
Orda beklediğimi sen bilmaezsin.
Gecnin ardından gündüzü bekleyen,
Varoluş itibariyle bu aşkın adı konmuş,
Sevende sevmeyende aynı kefede tutulmuş,
Aşk kolay bulunmaz kolayca unutulmaz,
Sevgi zaten aşkın yıllarca esiri olmuş.
Dert yüklü gönüller ağlamaklı,
Aşkın Son Çığlığı
Yüreğim biraz buruk biraz da,
Zihnime mendil sallıyan elveda,
Yüreğimi ateşe veren o sevda,
Okunan bir roman gibi rafa kaldırıldı.
Kararsada dünyam zindan olsada,
En acı dertler beni, arayıp bulsada,
Ellerim kenetlenim tutulsada,
Yaşamaktan hep zevk alacağım.
Gözlerime yaşlarlar sel olup aksada,
Ağlamaklıydı gözlerim seni tanımadan önce,
Hayatıma neşe kattın bana bakıp gülünce,
Aklıma düşersin şehrin ışıkları sönünce,
Şüphem kalmadı artık mutluluk benden taraf.
Kahrettim nefes alıp verdiğim boş zamanıma,
Sonmus bir yanardag misali kalbim
Atesi sondu geriye kulleri kaldi
Sel felaketi olmasaydi sonermiydi bu buyuk ates
Gecenin karanliginda dogarmiydi ruhuma gunes
Dargin degilim sadece biraz kirginim.
Estetik baktığım her sevda,
Ve hangi göze baksam,
Gözlerden süzülen notaların,
Damar parçalar çaldığına,
Şahit oldum ben arkadaşım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!