filiz veren bir ağaç gibi
çocukluğumdan sürdüm kendimi
büyüdükçe kırılgan oldu dallarım
lekeli yüzüyle ortaya çıkıyor ay çıbanı
şifreli bir düzlükken
deliniyor gece
girintiler, çıkıntılar
içimde her geleni o sandığım içrek bir aşk
ille de dokunmak istiyorum çıplaklığınıza
ille de koklamak çenenizle boynunuzun bitiştiği yeri
dilimin ucunda kalanla kalbinize dokunmak
olmuyor, ortalarında çırılçıplak dururken
buğulanmış aynalar, gözlerimi çalıyor
böyle bir şeymiş demek ki üstünden sevişmek
saçlarım çözülmeden kalıyor
ey!
çıplaklık
ey!
kendisini yeniyle örten katmerlenmiş eski
tanrı artık sizsiniz
parmak izi toplayın, bulun yalancıyı
uslu durdum aynaların içinde
bir çok oldum
bir yok oldum, saçlarımda masallar
dinleyin anlatıyor peygamber devesi
min el aşk ene’l aşk
Betül YazıcıKayıt Tarihi : 22.7.2008 22:28:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Betül Yazıcı](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/07/22/nerkis.jpg)
nargiz nerkis.ya da ötekisi.
dediğim gibi herkesin bir şiiri vardır.siz yazmışsınız.
sizi kutluyorum şair.
Nergis = Farsça, Arapça,Türkçe
Narcissus(İngilizce) -Narcisse(le, Fransızca), Narzisse ( die, Almanca)..ve Narciso(İtalyanca, İspanyolca)..ve ilel ahir..
Dünyanın nerdeyse bütün dillerde aynı şekilde olan bir kelime..hikayesi de aynı..!
Ve değerli şair dostum Hasan Tan ve aynı şeklide değerli şair Nevin Subaşı Hnm.( wewin rumuz) belirttikleri gibi Anadolu’da bir kadın ismi bu kadar Nergis’ler varken neden ki şairin de bir ‘Nerkis’i olmasın…!
Bana şiirin ismi aykırı gelmedi, ben içeriğe bakarım ve düşüncedeki yeniliğe..
önyargılı olmamak adına şiirin hepsini okudum, şaire de bu konuda elinden geleni yapmaya çalışmıştır..
Kendisini kutluyorum.
Başarılar diliyorum
Behruz Dijurian
……….
Sn. Utku Özbaya cevap,
''Min el aşk ene’l aşk'' …aştan aşka..veya aşkta ben aşkım..!
Öyle bir Ayet-i şerife yoktur..!
Ku'ran-i Kerim’de aşk kelimesi geçmez.
Allah(c.c) Kur’an’da aşktan ’’eşşedde muhabbet’ı olarak söz etmiştir, yani sevginin şiddetlisi ve doruğu..
‘Aşk’ kelimesi aşka’dan (Ashaqah) alınmış o da leblab (sarmaşığı) diye bir sarmaşığın adıdır ki hangi bitki ve ağaca sarıyorsa sıkışmaktan onu kurutuyormuş.
O halde aşkın şekillerinden olan ‘dünyevi aşk’ sahibinin cismini kurutur ve onun yüzünü sararıp solarmış. Ama ‘manevi aşk’ veya ‘İlahi aşk’ aşığın ağacının kökünü de kurutur ve onu kendisinden habersiz yapar.
İslam’da aşk : Allah (c.c) söyle buyurur: Veellezine amenü eşşedde habballah. Yani onlar ki inandılar Allah’ı şiddetlice seviyorlar. Ve muhabbetin şiddetlisi de Aşktır.
Hadis-i şerif der ki : Min talbeni vecdeni, ve min vecdeni, erfeni, ve min arfeni ahbeni, ve min ahbeni aşkanı, ve min eşkani aşkata ve min aşkata katlata ve min katlata fe’li diyete, ve min a’la diyete fa’ni diyete..
Yani = Kim ki Beni ararsa bulur, ve kim ki Beni bulursa tanır, ve kim ki Beni tanırsa sever ve Bana aşık olur, ve kim Bana aşk besliyorsa Ben de ona aşk besleyeceğim ve Ben her kime ki aşık olursam öldürürüm, ve kimi öldürürsem kan parası ( diyet = hunpaha, hunbaha = eskiden biri birini öldürdüğünde cezasının yanında bir de öldürdüğü kişinin kan parasını maktulun ailesine vermek zorundaydı) Bana aittir, ve her kim ki kan parasını ödeyeceksem Ben de onun kan parasıyım.(hunpahasıyım, kefiliyim) … !
İngilizce’sini de bilgi için ekliyorum:
God says to Mohammad (sas) :
Whoever seeks Me, will find Me
Whoever finds me, will know Me
Whoever knows Me, will have love ( hubb) for Me,
Whoever loves Me, will have Eshq for Me,
Whoever has ’Eshq for Me, I will love
Whomever I love I will kill,and
Whomever I kill his blood money will I pay:
I Myself am his blood money.’’
Bu şiirde de min el aşk en'el aşk ..Kuran’da bahsettiğim gibi yoktur.
Ama Mevlana şöyle buyurur : Ah min el aşk ve ahvalati .. .....Yani ’’ah bu aşktan ve ahvallerinden’’..
ki İskender Pala bey de oradan esinlenerek kitabının ismini koymuş olabilirdir.
’’ah bu aşktan ve ahvallerinden’’..! ki tasavvufta geçemekte ve ehl-i tasavvuf ve ehl-i sema dualarında okumaktadır.
Konu çok uzun kısaca toparladım..değerli, arkadaşın isteği üzere..yanıtlarken paylaşayım düşündüm..
Yukarıdaki yazılar da ‘Aşk ve Tasavvuf ve Mevlana ’ üzerinde İstanbul Galata Mevlevi Hanesi sema törenlerinde dünyanın her tarafından gelen şair ve katılımcılara davet üzerine bir konuşmamdan özettir …!
Aşkla kalınız..:)
Arz ve saygılarımla,
Behruz Dijurian
Zor şartlarda doğar ve zorlukla çoğalır. Değerli yorumcu Wewin'in değindiği çoğalmak da aşk ile çoğalmaktır. Zira şair şiirin sonunda 'minel aşk, enel aşk' derken. Kendi yaşamının bir aşk ürünü olduğunu ve yine kendisinin aşk olduğunu ifade etmektedir..
İskender Pala'nın 'ah minel aşk' adlı bir kitabı da vardır aynı zamanda. Kitap Divan Edebiyatının yanısıra Osmanlı döneminden de söz ediyor.
Konuyu dağıtmadan Ez cümle;
Nerkisi kimin kopardığı bilinmez çünkü tanrı dediğin bir başkasının ilanı; vekalet vermesi ile hasıl olmaz..
Şiir güzel..
TÜM YORUMLAR (22)