Akşamsefaları küsmüş geceye,
Misk-i amber kokan yazlar nerede?
Güller firar edip çıkmış yüceye,
Bülbülü çıldırtan nazlar nerede?
Gülistanda gezen servi boylular,
Ömrünce raks eden asil soylular,
Pervane kesilen güzel huylular,
Sazende nerede, sazlar nerede?
Mecnun’u biçare düşüren çöle,
Yusuf’u uğruna yaptıran köle,
Emrah’ı bir anda getiren dile,
Ahuya benzeyen gözler nerede?
Ok gibi kirpiği gerdiren yayı,
Bakışı hasetten çatlatan ay’ı,
Elinin tersiyle iten sarayı,
Her gönlü kavuran közler nerede?
Gerdan yaylasından allı yanaktan,
Aşığa dem vuran ballı dudaktan,
Nazende endamı yalnızca Hak’tan,
Olup da görünen yüzler nerede?
Ararım yıllardır sorar dururum;
İzini her yerde sürer dururum;
Bu derdi gönlüme sarar dururum;
Çoğundan vaz geçtik azlar nerede?
Kayıt Tarihi : 5.12.2008 00:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!