Gül yurdunda gül dermeye gidim dedim gül ağladı,
Halimizi dosta dedim, kaçtı gitti yol ağladı,
Arı gibi gezdim durdum, petekteki bal ağladı;
Sırrımıza vakıf olan Hak’tır, kulları neyleyim,
Sevda diye dile düşen çoktur, dilleri neyleyim…
Hanemizde yar uğruna uykuları serdik yere,
Başımızdan dert eksilmez, yürek yanar durduk yere,
Sırtımıza yüktü sevda, caydı gönül vurduk yere;
Sazımızda perde bozuk, çalan telleri neyleyim,
Yar kokusu getirmeyen esen yelleri neyleyim…
Deli gönül eğlenmiyor, nere gitsek gurbet bize,
Dağları, düzleri aşıp, dere gitsek gurbet bize,
Cenneti ala’dan güzel yere gitsek gurbet bize;
Kapımızı yıktı felek, çalan zilleri neyleyim,
Söndü ateşimin közü, tüten külleri neyleyim…
Harman ettik ömrümüzü, bitti bahar gördük güzü,
Çekemedik bunca nazı, kesip attık yardan sözü,
Yüzümüz gülse de bakma, yanar içimizin özü;
Sütümüz oldu çökelek, sağan elleri neyleyim,
Aşkımıza nazar değdi, mektup, pulları neyleyim…
Muradım uçar konarız, her kim ne derse kanarız,
Ne ardımıza bakarız, ne sözümüzden döneriz,
Bir garip isli çırayız, ne tutuşur ne söneriz;
Değirmene astık elek, coşkun selleri neyleyim,
Viran oldu gönül bağı, açan gülleri neyleyim…
Murat Nail Güney
16 Temmuz 2010 İstanbul. Saat: 22.42
Kayıt Tarihi : 29.7.2010 23:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!