Nerden Nereye Şiiri - Raşit Evşen

NERDEN NEREYE
Bir yere yazılırdı
Yapılacak işe gelmeyenin;adı.
Onun bir işi çıkmasın Allah verede
Toprak taşınırdı heybeyle, torbayla
Su taşınırdı yapılan havuza
Çanak,çanak haranı,haranı
Elde ne varsa.
Paçalar sıvanır dalınırdı havuza
Kadını,erkeğiyle
Kürek,kürek toprak atılırdı havuza
Su ile eritilir ,üstüne basa,basa.
İçine saman atılır,günlerce çiynenir
Büyük bir sabırla,kıvamını tutturuncaya kadar.
Kurumaya bırakılır,bu arada kerpiç kalıpları hazırlanır.
Bir yandan da evin temelleri kazılır.
Kalıplar doldurulur kürek,kürek çamurla
Herkes yapamaz ustaları kalıp başına!
temeller taşla doldurulur
Taş taşıyanlar yorulmasın sakın,zaten gelmemiştir kerpiç yapmaya.
Temel ustaları temel içinde
Taşları döşerler usulü ile ,çamur harcı da üzerine
İstenildiği kadar örülür taş duvar sonra kurumaya alınır
Kerpiçler kurumuş taş duvar da hazırdır
Duvar ustaları elindeki malası,çekiciyle iş başına
Tabii duvar harcıda.
Bütün köylü dizilir
Kerpicin olduğu yerden yapılacak duvar arasına
Elden ele kadını ,erkeği,çoluğu ,çocuğuyla
Yığılır kerpiçler öbek,öbek
Duvar örülecek yere.
Çamurlar dökülür,kerpiçler verilir
Ustanın önüne önüne.
Duvarlar tamamlanır iç duvar,dış duvar
Yarın yokum,yoruldum demek gelmez akla.
Bu ev bitinceye kadar.
Duvarlar bitmiş sıra gelmiştir çatıya,
Eli nacak tutan,yapılacak işten anlayan
Hep birlikte orman yoluna
Yetecek kadar direklik,hatıllık,merteklik
Hazırlanır pardılar ,çam kabukları
Allah vere de ormancının haberi olmasın!
Malzeme hazırdır ,şimdi montaj zamanı.
Taban direkleri dikilir iç taraftan
Direkler üzerine taban özleri,
Özlerin üzerine mertekler döşenir,sırıklar da merteklerin üstüne.
Sırıklar üzerine çamur serilir,evin taban döşemesidir bunlar.
Çatı direkleri ana duvarın içinden dışından her köşe_
sinden ve de ortalarından,evin ana kolonlarıdır bunlar.
Hatıl tomrukları atılır direklerin üstüne
Tomrukların üzerine döşenir mertekler
Mertek üzerine pardılar,sonra da çam kabukları sonra ise artık
Çatı betonu yerine atılır çamur
Çamur üstüne kuru toprak sonra da bir yungu taşı
Yağmur yağdıkça yuvarla ha yuvarla!
Sıra gelmiştir ev içinin işlenmesine
Tezgahlar kurulur dilme ve tahta biçmeye
Kolostordur zamanın hizar makinesi,
Dilmeler ,tahtalar biçilir
Dilmeler taban merteklerinin üstüne tahtalar rendelenir
dilmeler üzerine
Tahta işi zengin işi
Garibanınki ince ince sırık üstüne çamur.
Evin iç duvarına bir anbar,önüne de Yüklük
Karşı duvara bir ocak üstüne baca
Duvara bir oyuk,içine abur cubur koymaya
Yapabilirsen bir de pencere,
Duvarların tavanına birer raf içinre tencere tabak koy
maya.
Boş duvara üzerlik otundan örülmüş boncuklu bir süs
Toprak taban üstüne yesyeni bir hasır..
Ocağımıza kütük,kütük odunlar
Bir köşesine sacayağı üstüne de haranı
Külüne gömülünce patetes,soğan,
Yufka ekmekde yapılır sac üstünde
Evimizin fırınıdır ocağımız.
Haranıda kaynamıştır toptarna aşı,
Küldende çıkarılınca patetes soğan
Sofra hazırlanır odanın ortasına ,haranı yanıbaşında tahta kaşıklar
sıralanır sininin etrafına
İsteyen sallar karığı ortadaki çanağa
İsteyen dürüm yapar patetes soğanla.
Sofra toplanınca süpürülür sarı süpürgeyle
Akşam olunca yüklükten çıkarılır yatak serilir ortaya
Yatağa girilir ikişer,üçer
Bazen de beşikle bölünür oda
BİR TARAFINA ANA BABA öbür yana kardeş gaga.
Uykuya dalınınca ocak karşısında
Kütükler yanıp dururken ocakta
VİLLALAR ŞÖMİNESİYLE ÖĞÜNÜP DURSUN
Biz de yüzyıllardır ocakbaşı şöminesiyle.
Evimizin fırını ocağımız demiştik ya!
Yatak odası,oturma odası ocaklık karşısında
SALONUMUZU sormayın
Oda kapılarının dış kısmında genişce bir tahtalık işte burasıdır
HAYAT.
Hayattır evlerin salonu
Yaz günleri içerilerde oturmak sıkıntı verir ya
Ozaman tahtalıkta vardır hayat,soğukluktur aynı zamanda burası.
Ev hünüz bitmedi, hani banyo, hani hela
Evin zemini ikiye bölünür duvarla
Bir tarafı hayvan damı,bir yanı samanlık
Ahıra yemlik yapılır,bağlanır etrafına at,eşek ,sığır
Öbür bölümü de samanlık
Ahırımız aynı zamanda banyo yaptığımız yerdir
Banyomuz şehir hamamlarına nisbet doğal gazlarla ısını ta o zamandan.
Göbek taşı bir kayrak veya çam kabuğu Tuvalet işini de karıştırıveririz hayvanlarınkine.
Soruyorum hangi konakta,hangi villada vardır bunlar?
Ne günlerdi vrmı hatırlayan?
Evim yok diye var mıydı sokakta yatan?
Komşuda yoksa yiyecek birşey
Doyurmadan komşuyu varmıydı yatakta yatan?
Çağlar geçti,beyinler paslandı,silindi izi
sokakta görsek tanıyamaz olduk birbirimizi!
Kimsenin kalmazdı işi,yapılmasın
Yüz karasıydı köylünün yapılmayan işi.
Hatırlayan o günleri,çekmez mi içini?
Ne günlere kaldık deyip akmaz mı yaşlar?
Arkasından da anılar anlatılmaya başlar.
10.10.2021.R.EVŞEN