Yorgun vagonların usulca kımıldadığı an
Kulaklarımı çınlatan gurbet türküsünden mi
Yoksa terkedilmiş hasret kokan garlardan
Miadı dolmuş isyan parıldayan raylardan mı
Yoksa yol boyunca keder istifli traverslerden
Son sürat geçtiğim melül bakan kasabalardan
Yoksa bir an karşıma çıkıp kaybolan el sallayan
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik



