Nerde Kalmıştık Şiiri - Yusuf Bilge

Yusuf Bilge
445

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

Nerde Kalmıştık

Yemen şehidi Abbas’ın oğlu, Kurtuluş Savaşı gazilerinden Büyükbabamız ALİ ÖZEK’in ölümsüz anısına.

İstiklal Harbi denince.
Anıların bam telinden,
Bir türkü damlar dilime,
Yüreğimin öz rengince,
At-üstü koçaklaması,
Buzağçı,
Salgur havası…

Bu ezgiyle konar göçer,
Allı turnam perçem kanat,
Yemen’den Dumlupınar’a
Gül çağrı dilek postası
Zafere adanmış sefer,
"Ya istiklal, ya da ölüm".
Eli silah tutan, nefer.

O kınalı kuzular ki,
Cephede koçkar ustası;
"Asker şehit, ordu gazi",
Her künye, idam yaftası...

Sudan çıkmış alabalık
Çırpınır ya, hayat-memat,
İşte öyle panik atak,
Kan terane bir hissiyat
Aşılayan bu bozlağı,
Büyükbabamdan öğrendim
Yıllar önce bağ bellerken…

Bağrını poyraza germiş
Kor’casına yalım yalaz,
Bir çift gözden binler bakış
Gönlüme destan göllerken,
Yeri, göğü, dağı, taşı
Bala dilek içten niyaz,
Bıçak ağzı bileyleyip
Hakkını mertçe dillerken,
Büyükbabam belletmişti
Bu türküyü, pir yaşında
Topraktan yurt karmak için
Dere tepe gövellerken…

Kabartma resim gibiydi
Çehresinde hatıralar;
Adına büründüğünde
Bilirdim geldi sırası,
“Hey gidinin efesi”ne
Zaman perdeyi aralar,
Ortaya çıkardı birden
Eski şarapnel yarası;
Sonrası dal yaprak demez
Höykürürdü koca çınar,
İnsan üstü bu gür sayha,
Tarihin güncel narası…

Gonga topuz iner gibi,
O nasıl dem, nasıl vuruş;
Cennet Cehennem arası
Araf’ta gizemli duruş
Ve sonra mahşeri koşu;
Hedefte cinnet çırası,
Alev almış iki ucu,
İs duman yağlı karası,
Kaplamışken ufku naçar,
Kim kimi kimden sorası? ..!
Anlaşılan, hem vakit dar,
Hem de bir atım barut var! ..?

Ama olsun ne çıkardı? ..
Savaşçının töresinde,
Umut her dem çiçek açar,
Korku dağlara kaçardı…

Büyükbabam son nefeste
Gözleri açık gitmişti;
Ondaki muştuyu gördüm:
Mirasıyla bahtiyardı:
Türküsünün dil tuğrası,
Can vergisi haritası,
Cebelitarık’tan şarka
Bering hattına kadardı…

O türküden yüreğime,
Ve de nicedir dilime,
Bildik bir ezgi damlardı
At-üstü koçaklaması
Breh breh….. he vallahi,
Buzağçı,
Salgur havası! ..

YUSUF BİLGE

* Buzağçı: Öskaçi diye de bilinen kesilmiş buzağı ya da keçiyi atlı yarışta birbirinden kaparak bitiş çizgisine taşıma oyunu,
* Salgur Havası: Buzağçı oyununda davul zurnayla icra edilen Oğuz’un Salgur Boyu’na has yarış ezgisi.
* Koçkar: Dövüş koçu.
* Gövellemek: Yeşillendirmek.
* Höykürmek: Aynı sözü yüksek sesle coşkuyla tekrarlamak

Yusuf Bilge
Kayıt Tarihi : 10.10.2009 00:10:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Yusuf Bilge