Yazdığın mekdubu alıp okudum,
Mallarla uraşıp duruyoz işde.
Ekmemi alıp belime çıkıdım,
Gedip darıları gırıyoz işde.
Bazı geçiler var arada yiye,
Sürüden gaçıp iniyorlar köye.
Ele zarar ziyan vermesin deye,
Geçileri dağa sürüyoz işde.
Gomşuya bakmayandan hayır gelmez,
Eyi olan hasda halından bilmez.
Aşa bıllan hasda sormasan olmaz,
Ara sıra ora varıyoz işde.
Ne arpayı goyuyo ne de darı,
Guş zarar veriyo öteden beri.
Tarnaları damda guruddum gari,
Hindi ekinleri goruyoz işde.
Goca sığır gelecek deye gözler,
Yayılmaya göle gedyor öküzler.
Çift sürmeyi çoktan bitirdik bizler,
Hindi daşdan duvar örüyoz işde.
Geçiyi gütmesen yeşillik almaz,
Dağlarda gurt yer davar mavar galmaz.
Sürünün ardına getmesen olmaz,
Önlerine harım geriyoz işde.
En gözelini arasından seçin,
Dokunan kilimi getirip açın.
Çapıtlı çul çuval dokumak için,
Çadıra bi ısdar guruyoz işde.
Etrafda kaç çocuk var deye sayıp,
Üsdümüze yanışlı fısdan geyip.
Cuma aşamı hayır olsun deyip,
Çocuklara çörek veriyoz işde.
Elbet insanlara hiç bi şey denmez,
Çalışmadan ekmek kazanıp yenmez.
Yörük obasında iş güç tükenmez,
Kendimize iş güç arıyoz işde.
Merak etmiş Yusuf ne içer ne yer,
Deden sesleniyo selam et der,
Sen bizi bırak kendinden habar ver,
Seni çok özledik soruyoz işde.
Kayıt Tarihi : 14.1.2014 11:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!