Beni hiç sevmemiş kalbine selam ederim. Adının yanına kötüyü konduramadığımdan , iyi olduğuna inanıyorum. Hem sonra sen mutluluk için tek ihtimali olanlardan değilsin. Senin heybende yüzünü güldürecek yollukların var , belki seni az da olsa umutlandıracak bir dünya var dışarıda. Anlamasalar bile anlatabileceğin insanlar , gözgöze gelebileceğin bir deniz var.
Şimdi sende burun kıvırdığın kavuşmalar heba oluyor. Bende taptaze , kızoğlan kız ayrılıklar peyda oluyor. Sen şimdi yeni çiçekler için umut büyütüyorsun içinde , bende bahçeler solup duruyor. Sen gittiğin yerden adım atıyorsun bildiğin bir hayata , ben gittiğin yerde başlıyorum bilmediğim bir yaşantıya . Dört yanım yolculuklarla dolup taştı , herkesin koşarak gittiği o yerlere , kıl kadar gidemiyorum. Ne zaman birisi ilişmeye kalksa ürkek kuşlar gibi o çok sevdiğim yalnızlığıma koşup sarılıyorum. Çocuklar gibi anne bilip o yalnızlık kucağında teselli buluyorum. Oysa ben en çok yalnızlıktan korkuyorum.
En fenası da ne biliyor musun ? Sen dipsiz , karanlık bir kuyusun. Sen içine çektiğini bir daha geri vermiyorsun. Artık ben de o kuyuda boşluktan boşluğa savruluyorum, mutlu musun ? O sonsuz karanlığa bir siyah nokta da ben oluyorum, görüyor musun ?
En fenası ne biliyor musun ? Bir gün sana geleceğimi hayal etmem.. Bir gün geleceğim , sen kapıda beni bekliyor olacaksın. Ağlıyorsun.. Ben çok yaşlanmışım ama sen aynısın. Ağlıyorsun.. Ben hem ağlama istiyorum , kıyamıyorum. Hem de daha çok ağla istiyorum , yetinemiyorum. Ben gidiyorum , sen peşimden geliyorsun.
Artık birbirimize iki yabancıyız.
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet, her şeyi unutmalıyız.
Her kederin tesellisi bulunur, üzülme.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta