Yüksek bir dağ yamacında ayaklarımı bir taşın üstünden sarkıtıp olan biteni düşünüyorum
Küçük çocukluğumu şortumun cebinde saklayıp
Kırlangıçlar saklıyorum
Dayımın evininin girişinde
O zamanki güneşe
O zamanki yağmura
Uzanıyorum
Yalın ayaklarımla
Beynim gergin
Ruhum savaşacak gibi
Tüm şehir katil
Herkes şüpheli
Dört yanım suç
Çocukluğumu söküp alıyorum
Çam ağaçlarının
En yüksek yerinden
Saklambaçların
Sekseklerin
Gazoz kapaklarının
Servetinden
Alıyorum
Bize ısınan
Bembeyaz bir düşün
Maviye koşa, koşa
Çocuğu oluyorum
ıslanıyor
Şehir
Yollar
Kaldırımlar
Sinema önleri
Aşk’lar
Alt alta şiir oluyor
Öpemediklerim
Cezalar
Yağıyor
Küçük bileklerime
Kelepçeler
Susuyor
İşkenceler donuyor
Beni ölü halde Aşk buluyor
Yaz tarlalarındaki güller
Çok açıkmış bir hülya
Zehirlenmiş
Gencecik
Kapkara göz
Bembeyaz göziçlerim
Sağanaktan
Ölmüş gencecik bakışlarımı
Buluyorlar
Bir hayatım vardı
Oltanın ucunda
Az önce okyanusu aşmış gelmiş
Sonra
Bir hayatı verdim
Anlamazsın
Anlamsız
Saçları
Olan
Yarı
İnsan
Yarı
Melek
Yarı
Kefen
Bir şarkıya
Sözlerimi hediye ettim
O da notalarını ekleyip
Müzik yaptık
Şarkı yaptık
Balta
Çakı
Bıçak
Satır
Neşter yaptık
İkiye böldü
Acımızı.
Kırlangıçlar
Erik ağaçları
Ah o şarkılar
Ve o
Dayanılmaz
İpteki
Çamaşır kokuların
Sarhoşluğum
Yaz gelene kadar
Tüm
Kışı
Bağrına basmış
Efendi
Sarhoşluğum
Kitap kokum
Çıtırtım
Rutubet kokan
Sevdam
Acıkmış
Acıkmış
Açlıktan
Uyumuşum
Ya sen
İnce bir dal
Yüzüme üfürülmüş dua
Aklımın zehrine
Emilmiş yarı saydam
Yarı umut tedavim
Güneş görmeyen penceremin
Sardunyası
Kömür madenim
Afaki fakir
Yitik bir şehirdin
Ezilmiş dudaklarımda
Hiç
Gülmedim
Hiç
Sigaramdan
Gitmedim
Güray Erarslan
Kayıt Tarihi : 13.3.2019 18:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!