Nelerdesin Şiiri - Güner Kurt

Şiirler yazıldı
Kimbilir kaç şairin kaleminden
Dökülürken sana inciler
Kimbilir kaç ozanın telinden geçtin
Yaşlanırken zaman içinde
Sen yine gençtin
Batıda bir inci
Kıyıların,dağların,ovaların ve denizin
Bir heybetli eser rüzgarların
Tarihsin,tarihinle bir başka heybetlisin
Çıkar yaz,kış insanların
O görkemli Uludağına
Kimi oto,kimi teleferiğe biner
Kapılır seni seyre, seyreder doya doya
Dün bende çıkmıştım,en doğruğa bakacağa
Baktım sana doğru
Gördüm kibrittendi evlerin
Yeşil cinilerin içinde var git
Yeşil türbesi,camiini göresin
Yoruldun otur çay bahçesine
Bir çayını içesin
Seyir eyle oradan Yıldırım Hanın bıraktığı eseri
Dinlendiysen otura kalma
Gel göresin üç kapılı,iki minareli Ulucamii
Gir içine gönül kapısını aralar gibi
Hele yazın gel
Sağda solda kaldırım üzerinde
Bir masaya iliş,bir şeyler içesin
Şirinliğin şirin,yeşilliğin yeşil senin
Kimbilir ne izler taşırsın,nerelerde nesin
Bir nesile ışık tuttun,basma kalıp geçilemezsin
Kimbilir ne anılar saklı sende Bursa Fuarı
Gelip gören insanların hatırası var içinde
Sen onlardasın
Çıktım kaç kere bilinmez o merdivenden
O heybetli Muradiye camiini gördüm
Duydum içimde başka bir his derinden
Soğuk sularından içtim hayrat çeşmelerinin
Her yudumda başka bir tatla serinledim
Sorma söyleyemem sevdaların var nerelerinde
Belki bir kırda
Belki bir yaz geçesinde
Batan güneşinle uyudum
Doğan güneşinde uyandım
Seni içime sindim seninleyim
Bilirim toprağına kazma vurulsa
Tarihi fışkıracak gibisin
Yürüdüm bayırın
Göresim geldi Osman,Orhan Bey türbelerini
İşittim o surlarda zafer sesini
Emirsultan ışıksın,umutsun
Gözüm sola kaçsa ürkütür,korkutursun
Atamdan iz taşıyan Heykel
Sabah akşam insan taşar caddende
Bir koşturma bir telaş
İnsanda kalp sen Bursa'mda öylesin
Hemen yanında Tiyatro
Perde açacak gibi duruşun
Karagöz Haçıvatım var Çekirgedesin
Bulursun kendini şifalı sularda
Oteller misafirim gelir dinlendiresin
Sinemaların vardı,akın akındı giren insanlar
Nedendir yok olmaya yüz tuttun
Sanki üveyliği yadırgamazsın
Kimbilir nelerdesin yine bu gece
Belki bir sandalda
Belki yorgun bir bedende
Bitmez sende yaşanan
İnsanlar barındıkça içinde
Sönen bir lambada
Belki bir işte,belki bir uykuda
Bilinmez belki avuç açmış biriyle duadasın
Ey güzel Bursa