Yaylada anasın yitiren kuzu
Ağlar yüreğini döker de gelir
Tavşanı elinden aldıran tazı
Avanak boynunu büker de gelir
Bozkırlarda sırtlan çiğnerken sakız
İğdiş olan katır doğurur ikiz
Gölgesinden korkan arakı öküz
Duvarı kapıyı yıkar da gelir
Tavşanın dişleri havuca törpü
Doğrar salataya marulu turpu
Üzüm kokusunu alınca kirpi
Okunu oduna çakarda gelir
Yılan karıncaya olursa uşak
Akrebin suyuyla canlanır başak
Otuzbeş yaşamış ihtiyar eşek
Zikkeyi kazığı söker de gelir
Köstebek öğünü soğan pırasa
Başkası yar olmaz bin yıl arasa
Doğuştan görmeyen ama yarasa
Döner dört yanına bakar da gelir
Fare sineklikle avlarken sinek
Bilmeden deveye oluyor binek
Haddini bilmeyen boşboğaz inek
Nahırı peşine takar da gelir
Yazıda başıboş dolaşan yılkı
Tomus günü derde düşürür halkı
Birçok bekçi görmüş kulaksız tilki
Tavuk kokusunu çeker de gelir
Bunlardan ibaret değil mesele
Neler var, saymaya bir dursam hele
Yerlerde sürünen kör kertenkele
Meclisine doğru akar da gelir
23 Kasım 2004-İstanbul
Kul Seymani
Ömer KaraKayıt Tarihi : 29.5.2014 12:36:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!