Sen,
neşeyle esip gürleyen,
berrak,
vahşi nehir.
Ne kadarda
mahzunlaştın birden,
bir veda bile etmeden.
Sert kabuğuna sarınmışsın,
donuk ve durgun,
kumların arasında yatarsın.
Kazıyorum,
sert örtüne;
sevgilimin ismini
ve birde tarihi.
İlk tanıştığımız günü,
ve o günde ayrılışımı;
ve de dolanıyor,
harflerin ve rakamların
çevresine,
çiğnenmiş bir yüzük.
Akıntıdaki yüreğim;
tanıyor musun artık kendini?
ve köpüren bir sel,
yok mu göğsünde?
Çeviren:Furkan Emir
Mahlas:Heimlich Rauchen
Kayıt Tarihi : 2.1.2017 14:02:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!