* NEHİR KIYISI DüŞLERİ * Şiiri - Yorumlar

Ali Rıza Atasoy
158

ŞİİR


12

TAKİPÇİ

I.

Sesini duydum sanki gönülden bir sırdaşın,
Uzandım kıyısına beni çağırdı nehir.
Yüreğimde üşürken beyaz elleri kışın,
Billur bir hayal gibi uzakta kaldı şehir.

Tamamını Oku
  • Que Sera Sera
    Que Sera Sera 11.01.2012 - 19:02

    ;))))
    Susamadım üzgünüm ...yüksek sesle dile getirmezsem öleceğim
    .....İlahi Mehmet hocam....;)))

    Bu nassı tepkidir ,cevaptir yahu!...ne diyosunuz diye söyle bı bakayım dedim ,hele imza kısmına bayıldım....;))))

    En az ispir amcaminki kadar sevimli olmuş.....sizlere gülmekten kendimi alamıyorum..okumaya doyamiyorum....;))

    Sevgimle...saygımla ....hoş akşamlar....;)

    Cevap Yaz
  • Ahmet Tahsin Çınar
    Ahmet Tahsin Çınar 11.01.2012 - 18:39

    Şair de şiir de antoloji kriterlerinin çok üstunde degere sahiptir. Daha büyük ödüllere layık olduklarına inanıyorum.

    Cevap Yaz
  • Feyzi Kanra
    Feyzi Kanra 11.01.2012 - 18:29

    ORWELL'in Hayvan Çitliğinde (Domuzlar Diktatörlüğü)
    bütün hayvanlar eşittir ama domuzlar daha eşittir.

    Kemal hocam merak etmesin burada böyle bir diktatörlük olmaz.Yorumlar ve de şiirler belden aşağı
    vurmaz sa silinmez.Silinenler belden aşağı doğaçlama yazılan şiir ve yorumlardır sanıyorum.Evet zannedi/yorum. vesselam. :)

    Cevap Yaz
  • Feyzi Kanra
    Feyzi Kanra 11.01.2012 - 18:23

    Anar Zalem

    den susunuz talimatı geldi ben susu/yorum.Şimdilik :))

    Cevap Yaz
  • Feyzi Kanra
    Feyzi Kanra 11.01.2012 - 18:17


    Osman Tuğlu 1

    Bay, 50


    Osman Nurani: Maşaallah canlı sözlük anında bizleri aydınlattı sağolsun.Haklıdır şair burada gerçekten dağın doruklarını işaret etmiş bencede.Sırf kafiye uygun olsun diye doruğundan dememiş sorgucundan demiş ..SOrguç bana sorgulamaktan gelen bir kelime olabilir gibi gelse de buradaki anlama pek uygun düşmüyor.:)

    Cevap Yaz
  • Anar Zalem
    Anar Zalem 11.01.2012 - 18:15

    bir nehrin her iki yakasından haberler alırsınız…kurduğunuz köprüler…biraz uzak olsa bile (bize)…ulaşmanın mümkün olmadığı zaman dilimlerinden arta kalan … iç içe geçmiş su şehirleri…ydiniz… garip isimleri olan iri ayaklı insanların şarkılarını duyduğumuz bir öteki alemin çocukları…oyun sepetiniz hiç olmadığı halde… kaybolduğunuz bir devrin kıyılarında durup… dinlemiştiniz yazdığımız mektupları…
    eskiye dair ne kadar önemsiz isek… yeni olan bir tek ölümlerinizdi… yaş almadan bir şehirden ne ile terk edildiyseniz…ne ile teneffüs ederdiniz şimdi…sevgilerimle…AnarZalem…11.01.2012…Çarşamba


    not…çocuklar..ne vakit şiir yazsa…bir okul…bir şehre yol açar…o şehrin dağları…ağaçlarını tanır…bir ağaç…doğmamış bir çocuğun adını koyar…o çocuk düşlerinizden hiç korkmadan inanır size…suyun iki yakasısınızdır artık…ürpermeden düşersiniz… su…su...nuzdur artık

    Cevap Yaz
  • Que Sera Sera
    Que Sera Sera 11.01.2012 - 18:09

    Şiire bakınca ley hatları geldi aklıma...ama elbette sair bunu kastetmemistir...benzerleri çok olsada güzel siir...

    Bu arada dagların sorgucundan kasıt ,dagların tepesidir muhakkak..çünkü sorguc kavukların on tarafındaki suslemedir...ve bazı kuşların tepelerindeki süslü tüylere denir....yani tepede duran seyler:)))

    Cevap Yaz
  • Feyzi Kanra
    Feyzi Kanra 11.01.2012 - 17:52

    KAZIM
    Bundan 65-70yıl önce Kütahya’da mahalle kavgaları olurdu. Çocukların
    başladığı, iki ayrı mahalle kavgasını daha sonra büyükler devam ettirdi. Hatta bu
    arada yaralanıp, ölenler bile olurdu.Ekseriyetle mevkii (Hıdırlık)tepesi olan bu
    kavgalarda sapan içine taşlar konularak aynı bir savaş ciddiyetle taraflar
    ... döğüşürlerdi.Önemli bir sebebe bağlı olmayan eğlence amacı ile başlayan ve
    Hıdırlık tepesinin ele geçirilmesiyle neticelenen bu kavgalarda mahallenin onuru
    korunmuş ve taraflarda cesaretini göstermiş olurlardı
    İşte böyle bir kavga sahnesi Gökçimen ve Sultanbağı mahalleleri arasında
    cereyan etmiştir. Önce çocukların taş ve sopalarla başlattığı kavga, daha sonra
    delikanlıların katılmasıyla silahlı, bıçaklı essah bir döğüş haline gelir, işte böyle bir döğüşte Hasan’ın elindeki silah düşürülür.Bu defa Hasan kamasını çekerek etrafa saldırır ve karşısına çıkan Kazım’ı bıçaklayarak kanlar içinde yere serer ve hiç yüzünden Kazım ölür.
    İşte bu olay Kazım türküsünün doğmasına sebep olmuştur.

    KAZIM

    MEZAR ARASINDA KANLI KASAPLAR
    İNSAN AHBABINA KAMA MI SAPLAR
    CENAZEM GEÇİYOR BAKIN AHBAPLAR

    ASLANIM KAZIM’IM YERDE YATIYOR
    SAHAT KÖSTEK KAYTAN BIYIK KANA BATIYOR

    MEZAR ARASINDA HARMAN OLUR MU
    KAMA YARASINA DERMAN OLUR MU
    KAMAYI VURANDA İMAN OLUR MU

    ASLANIM KAZIM’IM YERDE YATIYOR
    SAHAT KÖSTEK KAYTAN BIYIK KANA BATIYOR

    MEZAR ARASINDA ÖTMESİN KUŞLAR
    HAYIRDIR İNŞALLAH GÖRDÜĞÜM DÜŞLER
    CENAZEME GELSİN BÜTÜN DERVİŞLER

    ASLANIM KAZIM’IM YERDE YATIYOR
    SAHAT KÖSTEK KAYTAN BIYIK KANA BATIYOR

    Cevap Yaz
  • Feyzi Kanra
    Feyzi Kanra 11.01.2012 - 16:32

    Kemal hocam meşhur ve güçlü yeteneğini konuşturmaya başladı.Önce göklere çıkarıp sonra nasıl yere bırakılır.Arkasından yerlerde sülüklenip
    bir şiir nasıl göklere çıkarılır öğreniyoruz! ..,eğleniyoruz
    hem dinleniyoruz hem yoruluyoruz.Sağolsun varolsun. :)

    Cevap Yaz
  • Feyzi Kanra
    Feyzi Kanra 11.01.2012 - 16:27

    Sorguc kelimesinin Ne TDK sözlüğünde ne de Osmamnlıca da karşılığını bulamadığım için sordum.Şiir deki kullanılma yerine bakılırsa Çığ ın düşmeğe başladığı yer, yani dağların yamacı akla geliyor.

    Bugün kü Zaman da Hilmi Yavuz un Melâl kelimesi hakkında bir makalesi var.Meraklısı bakabilir.

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 87 tane yorum bulunmakta