Nefretle Anılacaksın Şiiri - Fahri Bulut

NEFRETLE ANILACAKSIN
Yel olup devirse dağı, binayı,
Sel olup süpürsen bütün dünyayı.
Hızın ile geçsen Güneş’i-Ayı,
Sen de eceline yenileceksin,
Her güne nefretle anılacaksın.

Sultan Süleyman'ı katlasa, yaşın,
Kurana hükmetse akıllı başın.
Dünyayı doyursa ekmeğin-aşın,
Sen de eceline yenileceksin,
Her güne nefretle anılacaksın.

Ağzın küfür dolu, sözün pervasız,
Yüzün kızarmıyor, ut yok, hayasız.
Senin gibiler in adı ahlaksız,
Sen de eceline yenileceksin,
Her güne nefretle anılacaksın.

Anan o ağzına sürmemiş biber,
Onun için sözün olmuyor kibar.
Erkek çulluk gibi kubar ha kubar,
Sen de eceline yenileceksin,
Her güne nefretle anılacaksın.

TV kapatırım, sen konuşurken,
Her sözün-söylemin kılçıklı yalan.
Gör-bak bozulacak kurduğun plan,
Sen de eceline yenileceksin,
Her güne nefretle anılacaksın.

Yazıyorum işte sonun hüsrandır,
Kul hakkını yersin katrandır,kandır.
Hele biraz daha milleti kandır,
Sen de eceline yenileceksin,
Her gün nefretle anılacaksın.

Soyun sorgulanır yapılır yadın,
Nefretle tarihe yazılır adın.
Mayan hangi kökten bozukmuş tadın,
Sen de eceline yenileceksin,
Her güne nefretle anılacaksın.

Senden utanacak oğlun-torunun,
Karanlık geçmişin kötü anılın.
Kırk hamama gitsen ancak arının,
Sen de eceline yenileceksin,
Her güne nefretle anılacaksın.

Bedduacı sana bil ki milyonlar,
Seni boğacaktır dökülen kanlar.
Rızaoğlu, yeter anlayan anlar,
Sen de eceline yenileceksin,
Her güne nefretle, anılacaksın.
22 AĞUSTOS 2009
FAHRİ BULUT RIZAOĞLU