Nefretim yangın yeri,
Kurumuş, simsiyah kor,
Taşlaşıp oturmuş yüreğime.
Siyah, istifa ediyor karalıktan,
Yanında ay gibi parlıyor nefretimin...
Elmas, sertliğiyle boşa övünsün,
Eziliyor tostoparlak olmuş nefretin vuruşuyla,
paramparça...
Bir, sevgim ezdirmiyor kendini,
Işığını gözlerinin taa içine tutuyor nefretimin,
Kamaştırıyor kör edercesine...
Kıyasıya bir savaş, sürüp gidiyor...
Bir bıraksa sevgim,
Akıp gidecek zamana nefretim,
Birkaç ay öncesinden başlayacak,
Sonra ziyaret edecek geriye doğru yılları,
İçindeki delik deşik günleri
Ve sevgime hançer sokan elleri...
Bir bir gezecek,
İntikamını alacak geçen genç ömrümün...
Ah şu bir gülücüğe tav olan,
Kötüdeki zerre iyiyle avunan,
Kahpe insan sevgim bıraksa!
Tekgözlü dev gibi salınacak orta yerde,
Yerle bir edecek nefret,
Çifte çifte acılarla dolan onca yılı...
2.7.2009
Sevgi KeskeKayıt Tarihi : 7.7.2009 19:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sizi
henüz bugün gördük ve okuduk...
Yazdıklarınız genelde çok güzel...
Lâkin,
arada göze ok gibi batan bi' boş hayıf var
ki,
(bizce) bu hem bütünü bozuyor
hem de şiirlerinizdeki o güzel ve değişik havayı-manâyı...
Bu;
'Yaşanmamış gençlik' takıntınız...(İddaanız)
.
(O kadar çok şiirinizde bu tarz söyleminiz var ki,
bizde kendi kendimize
-'Ulan Gardaş!-Sen de genç oldun di mi?-Ne yaşadın?...-Anlat bakim!' diye
sorar olduk neredeyse:)
.
2 tane bebe yetiştirmekten 'daha verimli' gençlik geçirmiş kimse olamaz bizce...
.
Bizce,
GEÇİN BU ÖNYARGINIZI (ARTIK) Bİ' KALEMDE...
.
Saygı hürmet...
.
Vesselam
TÜM YORUMLAR (1)