27.03.1998 İstanbul
akşama kızıllık düşünce serin.
kumsalı doldurdu şirin martılar.
yıldızlara uçup gitsin dertlerin
kabarıp coşuyor denizde sular.
19.10.1998 Çatak
Yalcın kayalarda beyaz güvercin
Kendince süzülüp kanat çırpıyor
Pusuda bekleyen, hain avcılar.
Onu vurmak için fırsat bekliyor
27/ 05/ 2008 Alibeyköy
beyit'e nakşedilen dörtlüğün hecesinde
resimlerdeki mana kendi çerçevesinde
senli sensiz ve sessiz nice günler harcadım
şimdi bulmam imkansız mevsimlerin içinde
teknoliji arttı dostluklar bitti
gizli açık her şey ortaya çıktı
İnternet binlerce yuvayı yıktı
kâbus çöktü binaların üstüne
eski muhabbetler artık olmuyor
12/12/2008 İzmir
Yorgundum bu akşam,
Hem de çok yorgun.
Yatsı namazını kılana Kadar...
Bütün yorgunluğum,
bu şehire geldim bir hırka birde kilim
çalıştım çabaladım heder etmedim günü
kötülüklere karşı susmadım hep konuştum
yoksulluğun yokluğun belasıyım arkadaş.
bir güne dört mevsim sığdırdım işte
baharı yaşadım, güzü yaşadım.
nisan'da buz tutup kışlara döndüm
yudum yudum bugün dünü yaşadım...
20.02.2008 Alibeyköy
sen sus yârim bugün ben ağlayayım
görmesin hiç kimse gözyaşlarını
tel - tel tarayipta yele verirdim
şimdi ele gelmez ak saçlarımı
peşgonun üstünde bir kara demlik
hey gidi değirmen hey gidi hanlar.
05.01.2009 Levent İstanbul
Acılar çığlık, çığlık yine karanlık gece
Ateş bomba yağıyor gazzede üstümüze
Dört bir yandan kuşatmış lanetli kavim bize
Bombaların altın yanıyoruz vahşice
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!