Bırakırmıydım maziye sevdiğini bileydim.
O yaşanmamış yılları çalardım felekten geriye.
Nasıl öderim şimdi sensizliğin diyetini?
Söyle, dayanır mı yürek bu azâb-ı cehennemine.
Geri dönmez beklenen,sisli umutlarında saklı,,
Karanlığın bilinmezine mahküm seninle sensizliğim.
İki rahmet arasında mı bunca ayrılığın bedeli?
Kör gözümü yine kör etsen de ne gam.
Diri diri gömmüşüm seni düşlerimin kabrine.
Şimdi köle ruhum bin parça,bir sen mutlu ol diye.
Tüm dualarım senden kalan gölgeleri aydınlatsın.
Hicâbım nadâmet-gâhım olsa bile.
İstemem şeytan’ ın dostluğunu,
Karanlığımın şefkati de sana yeter.
Kimsenin ahı kimsede kalmaz mı?
Benim feryâd-bahşân ım bana yeter.
02-04-2008.
Nedâmet-gâh::pişmanlık duyulan yer.
Feryâd -bahşân::feryad ettiren.
Azâb-ı cehennem::büyük sıkıntı,azap.
Kayıt Tarihi : 2.4.2008 14:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)