Senin kötü insan olduğunu söylemişler,
Halbuki kadrini kıymetini bilmemişler.
Seni ne kadar sevdiğimi görmemişler,
Bu yüzden eşi dostu kırasım gelir...
Saklasalar seni benden tüm kullar,
Öyle bir zamanda çık gel ki;
Geldiğinde gözlerimin feri, yollarına bakmaktan tükenmek üzere olsun.
Ümitlerimin bitip, karamsarlıkların bana arkadaş olmak için can attığı bir zaman olsun.
Öyle bir zamanda çık gel ki;
Sevinçlerim hüzne, umutlarım hayale, hayallerimin de imkansızlığa dönüştüğü bir an olsun.
Gönül bahçesinde güllerim dolsa
Kıyamaz ellerim deremem seni
Dost dikilse karşıma düşman olsa
Yâd yaban ellere veremem seni
Sen düşürdün beni bu zâlim aşka
Bu gece de efkârımın zirvesindeyim.
Bilemedim bu dünyanın neresindeyim,
Sen kovsan da ben hâlâ sendeyim.
Efkarımın sebebi içimi yakan sensizlik,
Kuytu köşelerde saklanan sessizlik,
Bahar uğramadı, viran bahçeme,
Senin yokluğunda ekemedim yâr.
Yalnızlık ok gibi düştü sineme,
Hasretin belini bükemedim yâr...
Yüce dağda eriyen kara döndüm,
Dumanım tütmedi de kora döndüm,
Kolayı bıraktım da zora döndüm,
Bitmeyen nazını çekemedim yâr...
Rûyana girdim haberin olmadı,
Bıraktığın güller hâlâ solmadı,
Çektiğim kahrın süresi dolmadı,
Yokluğun okunu sökemedim yâr...
Bugün dert ile kederi boşadım.
Derya denizler misâli yaşadım.
Ne yaptımsa seni unutamadım.
İçimi ummana dökemedim yâr...
Necati Şimşek
22-3-2012
Bir bayrak uğruna biz ne bayraklar indirdik!
Bir bayrak uğruna biz ne ocaklar söndürdük!
Gözü yaşlı anaların, bacıların acısını dindirdik.
Bu bayrak bizim, ebediyyen dalgalanacak...
Bu topraklar uğruna ne kanlar döküldü!
Sen gittin;
Mutfaktaki dolap, perdeler, kavanoz içindeki eski düğmeler, özenle saklanmış giysiler öksüz kaldı.
Sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkırtılar sustu. Tabaklar, kaşıklar, çatallar yetim kaldı.
Sen gittin;
Saksıların suyu unutuldu. O, teki kalmış bardağın bile anlamı yok artık.
Balkon sessiz, koridor kimsesiz, sen gittin meğer seninle beraber ne çok kişi gitti ardından:
Gözlerim doldu resmine bakmaktan,
İçim burkuldu sana ağlamaktan,
Mutlu değilsin belki yaşamaktan,
Hayata tutun, yaşamdan uzaklaşmadan...
Kim bilir içinde ne fırtınalar kopar,
Kahırlar çöktü yine, bu hüzünlü geceme,
Sitemlerin döküldü, yazdığım her heceme,
Bir tül gibi örtüldü, yalnızlık pencereme,
- Rüyâlarına girsem, sesimi duyar mısın?
- Çağırsam hâyâlini, benimle ağlar mısın?
Kahırlar çöktü yine, bu hüzünlü geceme,
Sitemlerin döküldü, yazdığım her heceme,
Bir tül gibi örtüldü, yalnızlık pencereme,
- Rüyâlarına girsem, sesimi duyar mısın?
- Çağırsam hâyâlini, benimle ağlar mısın?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!