Bir gün olur da eğer,
Resulullah,
Evimize konuk olursa,
Oturduğumuz eşyalara bakar,
Yediğimiz yemeklere göz atar,
Konuştuğumuz yalanları sezerse,
Ne yaparız?
Yaptığımız ticaretteki hileleri,
Verilen emanete yaptığımız ihanetleri,
Tartılardaki sahtelikleri,
İnsana ve hayvana yapılan eziyetleri,
Görürse ne yaparız?
“Kendine yapılmasını istemediğin şeyi,
Başkasına yapma” ilkesini,
“yalanla iman bir arada bulunmaz”ülküsünü,
Tutmadığımızda ne yaparız?
Şefaat istiyoruz, peki nasıl?
Ne yüzle?
Onun yüzüne bakacak durumumuz var mı?
Ne İsa’ya yarandık,
Ne Musa’ya,
Muhammed’i küstürdük ortada kaldık!
Yardım isteyecek, yalvaracak hangi yüzümüz var?
Ne Allah’a, ne kullara karşı hangi doğru sözümüz var?
Bunları görürse ne yaparız?
Söyleyin bana Allah aşkına,
İnsana yaraşır; ne işimiz var?
Ne aşımız var.
Varsa yoksa it gibi dalaşımız var....
Böyle durumda bizi Resulullah görse,
Ne yaparız?
Kayıt Tarihi : 20.2.2008 07:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Haklısınız Efendim...
Ağlanacak hâlimiz;
ve talan olmuş 1 benliğimiz var...
.
Olası
öylesi 1 hâlde,
tek kelam dâhi
edebilecek sözü olan babayiğidin;
elinden de alnından da öpülür...
.
Saygılar Sunarız Efendim...
.
Vesselam
TÜM YORUMLAR (2)