Ey dünyanın aldanışına kapılan,
Uydurmalarına aldanan,
Renkli dünyaya kapılan,
Sonra da onu yermeye mi girişiyorsun?
Sen mi dünyayı suçlamaktasın;
Dünya mı seni suçlamada?
Ne vakit dünya seni şaşırttı,
Ne vakit aldattı?
Toprağın alıp çürüttüğü babalar mı aldattı;
Yerin altına aldığı analar mı kandırdı?
Ne kadar çalıştın hastalığı gidermeye.
Ne kadar uğraştın tedavi ettirmeye.
Onların iyileşmelerini diledin;
İyileştirmek için hekimlere baş vurdun.
Esirgemen hiç birine fayda etmeden.
Devasını aradın; çaresi olmadın;
Gücünle kuvvetinle ölümü gideremedi.
Dünya onlara ettiği işle,sana örnek verdi;
Öldükleri yerle öleceğini gösterdi.
Dünya, sözünü tutana gerçeklik yurdudur;
Sözünü anlayana kurtuluş evidir.
Ondan azık toplayana zenginlik diyarıdır;
Öğüdünü tutana öğüt mahallidir.
Dünya, Allah dostlarının secde yeridir;
Allah meleklerinin namazgahı.
Allah vahyinin indiği yerdir;
Allah dostlarının alış veriş yurdudur.
Orada rahmet elde edenler;
Orada kar edinirler,
Cenneti kazanırlar.
Dünya, ölümü açıkça haber verdirir,
Kendisinden ayrılacağımızı seslenip bildirir,
Kendi ve kendinden olanların akıbetini anlattırır,
Kimdir ki onu kınar, yermeye kalkar?
Dünya,belalarıyla belayı ehline gösterir;
Sevinciyle onları sevince teşvik eder.
İnsan esenlikle dünyada akşamı eder,
Musibetle sabahı bulur.
Kayıt Tarihi : 12.10.2012 21:55:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!