Yıldızlar ışımaya başladığında tepemdeki tavanda,
Sıkıştırılmış tütün balyaları gibi istifleniyor ruhum,
Sözcüklerimin tümü ayak ucuma kadar düzensiz iniyor,
Ne söylev ne de sav, imgeler anlamları boğuyor.
Hünerlerimle, beceriksizliklerim yarıştırırken yaşamı,
Geçmişten geleceğe bakıyor yıldız altında gözlerim,
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.