Bir adım ileri atsam… sendeyim.
Bir adım geri çekilsem… yokluğundayım.
Ve ben… bu ince çizgide…
Ne seninle var olabiliyorum…
Ne de sensiz kalabiliyorum.
Kalbim…
Bir harabe gibi.
İçi senle dolu… ama sen yokken sessiz…
Sen varken… darmadağın.
Geceleri… adınla başlıyor dualarım.
Gündüzse… susuyorum.
Çünkü anlatmak…
Yetersiz.
Çünkü kelimeler…
Senin varlığını taşıyamıyor artık.
Gözlerin… bir şehrin en karanlık sokağı gibi:
Girmeye cesaret ister…
Çıkmaya sebep yok.
Ve ben her gece o sokakta…
Kendimle yüzleşip seni arıyorum.
Ne zaman “bitti” desem…
Bir gülüşün düşüyor hatırıma.
Ne zaman “gideyim” desem…
Sesin doluyor kulaklarıma.
Seninle yaşanmazmış… diyorlar.
Ama sensiz yaşamak…
Bir boşluktan bile daha dipsiz…
Senden vazgeçmek…
Yıldızlardan vazgeçmek gibi.
Gökyüzüne küsmek…
Gecenin anlamını silmek gibi.
Seviyorum seni…
Ama bu, basit bir “aşık oldum” değil.
Bu, içine bir ömürlük hasret sığdıran…
Kalbi her gün aynı yerden kanatan
Bir sevda…
Bir yara…
Bir dua gibi.
Sana sahip olamamak…
Ama senden vazgeçmemeyi istemek.
İşte bu:
Benim… her gün…
Yeniden… seni sevmem demek.
MUHAMMED GENÇ
Muhammed GençKayıt Tarihi : 1.11.2025 18:04:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yağmurlu bir gecede otobüs durağında yazdım.



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!