Bir Karşıyaka sabahında bulduk aşkı,
Alaybey'de ağustos, eylülü bekliyordu!
Ben de seni...
Gel seninle Meriç’ten öteye kaçalım,
O da her bahar aşık olup taşar, ben gibi
Gel seninle sema mavisine sığınalım
Kıskançlıktan çatlasın tüm denizler, nehirler…
Erzincanlı bahçıvan, akasyalara şekil verirken,
Bir heykeltraş misali...
Gölgemize serseri kırlangıçlar karışmıştı,
Şahitlerimiz:
Çay, çıtır simitler, ve İzmir'di...
İçindeki şarkıyı dinliyorum, gözlerinde seyduna türküleri
Yüreğimin bahçesinde yeşeren yaseminler, begonviller sen kokuyor
Pişman değilim İzmir sokaklarında çırılçıplak dolaşmaktan
Sen bilmezsin, aşk hiçbir maskeyi sevmez…
Ne de güzeldi sımsıkı sarılmaların!
Kadın kokusu dolu dokunuşların...
Körfez en uzun geceye hazırlanıyordu,
Deniz, güneşi daha geç doğuracaktı bu sabah!
Mavi şehir, çınarlarına bir aşkı daha kazımak üzereydi!
Ve...
Kulaklarmda hala bahçıvanın sesi:
'Ne olur tüketmeyin aşkı...'
İbrahim Eroğlu
2001 -İzmir
Kayıt Tarihi : 10.2.2007 23:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İçimi yıllarca acıtan br öykünün ilk günü........ aşk öyküleri yaralayıcı ve kısadır... her güz kızıl ve çıtır yapraklarda yürümek gibi..! Alaybey ve İzmir aşkı katlederken gözyaşlarım otobüs camını ıslatıyordu...! ve.........................
sevgili İbrahim,daim olsun aşkların....emi!..
sevgiyle....
'İzmir'in denizi kız
kızı deniz
sokakları hem kız
hem deniz kokar'
demişti Külebi,vallahi...iyi işte sen de bunu doğruladın....
çok güzeldi değişik duygulara sürükledi ve zevkle okudum
tebrik ve takdirlerimle
TÜM YORUMLAR (12)