İçimi saran endamın beni rehavete düşürüyor ; bir mayın tarlalarında firar gezerken, bir de sana aşık olup aşkımı gömerken düştüm rehavetin kuyusuna.
Yusuf kadar şanslı değilim . Ne kervanlar suya hasret develer geçti üstümden . Sesimi duyan çöl tilkileri imdat çığlıklarıma eşlik ediyordu tiz şarkıları ile...
Secde ediyordu güneşe ay çiçekleri , yanı başında göller. Kuyuda dahi abiste kalacak kadar bahtsız , abiste güneşi görecek kadar mecnun, hayali günebakanların boynunu büktüğüne üzülecek kadar duygusal...
Sense günebakanları koparıp sevdiğine götürecek kadar gaddar...
Kiminin kaderi har , kiminin ki dardır
Kaderim çizili bir hileli zardır
Züleyhanın dermanı yusuf , yusufunki ardır
Dermanım göğsümdeki bir sıkımlık candır.
Kayıt Tarihi : 4.3.2023 19:15:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!