Günaydın yeni gün...
Günaydın hayat...
Kabuslu gecenin sabahı,
günaydın......
Güne 'merhaba' diyerek başladım
daha merdivenden inerken...
Yüzümde gece kabusumun izleri....
Henüz beş/on adım adımlamışken,
bir çift kumru,
yalancı mevsime aldanmış
Selma bakışlı...
Daha ilerde sokağın müdeavimi
iki köpek oynaşıyorlar zıplayarak...
Birden, nerden çıktı bilmem Selma geldi aklıma....
Hay allah...gece kabusum/ gündüz düşüm...
Yüzümde kabustan iz kalmadı,
içimde Selma rahatlığı, Selma'lı tebessümler...
Tam sokağın caddeyle kesiştigi noktadayım,
acı bir fren sesiyle irkildim,
bakışlarımla 'özür' diledim, iki adım geri giderek..
Ardından bir klakson,
geri döndüm ki bir başka aracın önünde buldum kendimi.
Bir özürde ona yolladım, lütfedip kabul ettiler,
yavaşça çekildim kenara...Hemen yandaki pastaneye
tünedim...
Yan masada Selma oturuyordu, yanındaki de kızı olmalı,
ne kadarda güzellerdi ana/kız bir kalemin eseri....
Göz göze geldik yandakilerle, günaydın der gibi bakıştık...
'hoşgeldiniz, ne alırsınız'
gündüz düşünden uyandım,
gerçeklerle yüzleştim...
İçim acıdı....oysa kabuslu günün sabahında
ne güzel düştü...gördüklerim..
Toparladım kendimi, daha sonra bıraktığım yerden devam
etmek umuduyla, tek parça, aklı selim bir halde.
Unutmuş olduğum aracıma dönerek....
yaşamın devam ettigi gerçegiyle..
Yeniden buluşmak dilegiyle,
'gözüm yolda,
gönlüm darda,
ya kendin gel,
ya da bana gel de........'
Kayıt Tarihi : 15.2.2007 19:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!