Ne mutlu bana ki böyle bir babanın kızıyım ben.
Hille hurda,hiç bilmedin,bir öğününü bile yanlız yemedin,bazen softadan aç kalktında,-Ohh çok şükür karnım doydu dedin,yamalıyı kendin giydin yeniyi garibe verdin sevindirdin,annem kızar -Yeniyi sana aldım bey yamalıyı versen ya,ama senin için huzurlu,-Amann hanım vermişken yenisini verki makbule geçsin garip sevinsin,ciğerci selimede abone olmuştu sanki her akşam gelirken uğramadan edemezdi çünki bekleyenleri çoktu onun,karabaş la tekir
arap la toni yetişi de unutma haa,akşam oldumu mahallede toplanır dört gözle babamı beklerlerdi.Bunlar da kim mi mahallenin kedi si köpeği,hele biraz gecikmeye görsün bremen mızıkacıları gibi hav hav da miyav,taa ki babam gelene dek evine bile uğramadan onlara koşardın ellerinle beslerdin onları tek,tek,annemde nekadar titiz bir kadındı değilmi? kapının önünde soyardı seni elini ayağını yılatmadan içeri almazdı.
ondan sonra kurulsun çilingir sofrası,sende hergece atardın iki tek,çekes mızıkanı çalar karşılıklı oynardık türk sanat müziğinide pek severdin.
nihansın diğdeden eymestinazım la başlar kırmızı gülün alı varla final yapardık
heygidi günler diyorum şimdi içimi çekerek beni zamansız boynumu büküp
öksüz bırakan o kazaya lanet ediyorum,ama senin izindeyim bunu bil,
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman