Her şey geçmiş, zaman gelmiş süpürmüş,
Acıdan ne kalmış, dinmekten başka.
Dereler, ırmaklar coşmuş köpürmüş,
Ateşten ne kalmış, sönmekten başka..
Yürütülmüş sular, saman altından,
Kanmışız...’söz gümüş, sükut altından ’
Bindirildiğimiz gaflet tahtından,
Şuura ne kalmış, inmekten başka.
Yeisi gözlere yığmış olsa da,
Her gün küllerinden doğmuş olsa da,
Bir zaman sema’yı boğmuş olsa da,
Dumandan ne kalmış, sinmekten başka.
Ruhumuzu şerden, nur’a gark edip,
Nedir bu cehalet...durup fark edip,
Yolun yarısında birden çark edip,
Visale ne kalmış, dönmekten başka.
Yer yok, ne ahlara, ne feryatlara,
Selam var maziden boş hayatlara,
Vecd ile şahlanan beyaz atlara,
Hücuma ne kalmış, binmekten başka...
ahmet turgut atlık
1997
Ahmet Turgut AtlıkKayıt Tarihi : 29.7.2010 20:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!