Devir, ne biçim devirdir,
Söze itibar mı kaldı?
Herkes bir dolap çevirir,
Şeref, namus, ar mı kaldı?
Yalan dolan hep işimiz.
Can yoldaşımız,eşimiz,
Düşman olmuş kardeşimiz,
Bize ah-u zar mı kaldı?
Erkekler, kalkmış atağa,
Kadınlar, düşmüş yatağa,
Battıkca battık batağa,
Uğramadık bar mı kaldı?
Yara gittikçe kanıyor.
Şuçlu kim bulunamıyor.
İçim kavrulup yanıyor,
Soğutacak kar mı kaldı?
Ahlak, fazilet arama,
Kaybolan yazı turama,
Oynalınan şu dırama,
Ağıdımız, kâr mı kaldı?
Mazlumun ahını alır,
Emanet malı kaldırır,
Sorsan kendine,insandır.
Ar gitti, damar mı kaldı?
İnsaf, kanaatı sildi.
Merhamet, dağa çekildi.
Nifak tohumu ekildi.
Adil bir Ömer mi kaldı?
Komşu, açlıktan ölüyor.
Beyler, ağalar gülüyor.
Fakir fukara soruyor,
Çaremiz, kumar mı kaldı?
Ne hassasiyet, ne itibar.
Doğudan batıya kadar,
Dolaştım hep diyar diyar,
DOST'a sadık yar mı kaldı?
(Maraş'ca ve Kar) kitabımdan
Mehmet Hanifi SarıyıldızKayıt Tarihi : 3.6.2008 01:05:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Hanifi Sarıyıldız](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/06/03/ne-kaldi-55.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!