Varlığımdaki; yargılayan, gerçeği anlamaya çalışan, bunu yaparken duyguyu dıştalayan, doğayı küçümseyen “akıl”’a karşı gönülden, “bütünsel akıl”’dan bir cevap:
Gri tonlar dönse de pembeye
Kırlarım çiçek mi açıyor
Her şey esrarengiz
Rüzgar tenime ipeksi mi dokunur
Bahçemde pelinler
Ay ufkuma gerçekliğini mi sunar
Olmayan yolların virajı da olmuyor
Hayat düz bir çizgide asla yol almıyor
Uzanırken çimlere
Yahut yare giden yarlara düşmeden
Belan nasıl bulunuyor
Gözlerinle tutmadın ellerinle bakmadın
Hep yanındaydı
Uzaklarda aradın
Ulaşılmaz dağların zirvesine döndüğünde
Farkındalıktan dokunabileceğini sandın
Biliyorsun aslında
Aşkı, çoğu bakıma anlamadığını
Ama kim olduğunu değil
Nasıl ulaşılacağını
Belki her şey yol dışı
Yoğun bir sis perdesi
Ama tenime uzanan elleri
Saçları yüzü sözleri
Yüreğime değen gözleri
Yolun yolcusunun bende kalan izleri
Ve soruyor akıl bana
Ne istiyorsun! Diye
İstediğimi biliyorum
Nasıl gidilir yare
Esrarengiz düşlere İpeksi gülüşlere
16 Temmuz 1998
Selim BayrakKayıt Tarihi : 25.8.2004 13:46:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!