Ne için...
Renklerin kaybolduğu bir dünya düşünebilimisin?
Yada gökkuşağını siyah beyaz.
Yada,
kış doğrudan yaza geçseydi,
baharı es geçseydi yani.
Kurşun yağmurlarından,
postalların izlerinden sıyrıldım.
Cehennemden geliyordum,
sen bana bir kavşakta rastladığıda.
Menekşe gözlerinde dehşet..
Bende mevsim bahara dokundu.
Ellerinde kalaşinkof ölüm mangaları.
Saçları ellerinde kızların,
Ölüm renkli.
Olacaksa
siyah beyaz.
Bir diyar ki tarumar.
Çocukların oyunu savaş.
Kerpiç duvarlarda barut kokusu.
Korkunun rengi,
Karanlık.
Sadece ellerinde kınalar renkli gelinlerin,
birde çocukların şekerleri,
kızların göğüs uçları.
Sen bana son kavşakta rastlayana kadar,
cehennemden dönüyordum.
Baharı hatırlatan gözlerin
korkak!
Çok uzaklardan geldi ateş yağmuru.
Siperim öbür yarım,
pastallarım kan,
yüreğim don.
Anamı koydum ateş arasında tam üç gün,
tek kurşunla düştü yere.
Ben görmedim,
"tanrının" gizli gözü
kan gördü taa uzaklardan.
Dedim ya..
Çok uzaklarda hedefteyim
Bombalar uzak menzil.
Ayakkabılar sahipsiz sokaklarda.
Gölgeler paramparça.
Kuşlar çoktan terk etmiş bu diyarı.
Gözlerinde benim suallerim.
Korkma!
Nerdeyim göster bana.
Niçin söyle bana.
Oysa,
baharın ne demek olduğunu bilirdim.
Renklerini..
Anamın doğurganlığıdır.
Kızkardeşimin beliklerinin kokusu.
Sevgilinin dudakları.
Bir özgürlük türküsüdür doğurur yüreğim,
coşarım.
Korkma!
Cehennemden geliyorum
Ne olur!!!
13.03.2018
Melahat Uran
Kayıt Tarihi : 19.8.2018 07:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!