Ne Gündüzsün Ne Gecesin
Ne gündüzsün,
Ne gece;
İkisinin tam ortasında,
Gölgenin bile sana küstüğü bir saat gibisin.
Bir yanın sabah,
Taze çiğ damlalarıyla uyanmış
Ama kokusu eksik güllerin.
Bir yanın akşam,
Turuncu saçlı bir hüznün eteğinde
Ama yıldızsız, karanlığa meyilsizsin.
Sokak lambası gibi yanarsın kimi zaman,
Ne tam aydınlık verirsin
Ne karanlığı kabul edersin.
Serseri rüzgârlar gibisin,
Bir gün batısındasın
Bir gün doğunun kırık aynasında.
Gözlerin,
Ne hayal kurdurur
Ne gerçeği gösterir.
İçinde bir ülke yanar durur da
Sen hâlâ “serinim” dersin.
Yanakların al,
Ama kızarmaktan değil;
Yüzsüzlüğün utancı değmiştir tenine
Yine de gülersin.
Bir şiirin ortasında susarsın mesela,
Kelimeyken,
Harf olmaya tenezzül etmezsin.
Yazılırken bile silinmek için
Mürekkebe naz edersin.
Sende bir vakitsizlik var,
Saatler seni ölçemez,
Dakikalar sana sinirlenir,
Sarkacın bile “yeter” derken
Sen hâlâ orta yerdesin,
Ne doğarsın
Ne de batarsın.
Hani bir söz vardır,
“Ne şiş yansın, ne kebap” derler ya
Sen o mangalın ta kendisisin.
Ne eti pişirirsin,
Ne de dumanı üstünden eksik olur.
İşin gücün
Ortada kalmak.
Göz göre göre yağarsın bazen
Ne rahmet olursun
Ne bela.
Yağmur desen değilsin,
Çamur oldun yolların aklına kazındın.
Rüzgar desen,
Savurmazsın da
Yalnızca karıştırırsın ortalığı
Tozla, sözle, gözle…
Bir kent gibisin,
Plansız yapılmış,
İmar izni alınmadan kurulmuş
Ve hâlâ yıkılmamış bir çarpıklık.
Adın yok senin,
Ya da çoktur da
Hiçbiri uymuyordur sana.
Kimi “umut” der,
Kimi “aldanış”.
Ben ise
Ne gündüzsün derim sana
Ne gece.
Sen
Kararsızlığın ete kemiğe bürünmüş hâlisin.
Bir ömür ortasında
Bekleyen bir tren gibi,
Ne hareket var
Ne duruş tam.
Kayıt Tarihi : 20.5.2025 22:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!