Padişahlar olunmuşsa
Koltuklara kurulmuşsa
Huylarım anlaşılmışsa
Sarayları ne edeyim
Dostun merhamet elini
Lezzetli portakal suyu
Düşmana çürük dişini
Sıkmayanı ne edeyim
Hatadan pişman duyarak
Ayna karşısına geçip
Elleriyle Dizlerini
Dövmeyeni ne edeyim
Mesajdan ders çıkararak
Kendine pay çıkartarak
Başını alarak çekip
Gitmeyeni ne edeyim
Mustafa Kemal Atatürk
Türkiye Cumhuriyeti
Ne mutlu Türküm diyene
Demeyeni ne edeyim
Birisi refah içinde
Öbürü aç sefalette
Dengesiz düzeni kuran
Allah kulu ne edeyim
Vatanı perişan edip
Kendi milletini ezen
Kendisini Bozkurt sanıp
Çakalları ne edeyim
Vardır iyi yönlerimde
Ama zoruma gidince
Çekilmez kötü yönümde
Huylarımı ne edeyim
Pazartesi çalışılmaz
Cumaya da gidilmeyip
Cumartesi tembelleşir
Günlerini ne edeyim
Dostları eve bekleyip
Gönülden sohbet ederim
Başköşede ağırlayıp
Yabancıyı ne edeyim
Yalanla dolan sevmeyip
Onlara kendimi vermem
Tilki yanından geçmeyip
Gözyaşları ne edeyim
Yediden yetmiş yediye
Yeryüzünden gökyüzüne
Yazıp durdum hece hece
Kitapları ne edeyim
Yürekte kimleri silip
Gönlümde neler hapsettim
Kalbi duygusuz eyleyip
Sevdaları ne edeyim
Kumardan nefret ederek
Sahte okeyde istemem
Senaryoda hiç yazmayıp
Oyunları ne edeyim
Abla, bacı, teyze, yenge
Bize emanet vesselam
Türk soyunu anlamayan
Bayanları ne edeyim
Kimseye ajan olmayıp
Onlara da çalışmadım
Kendi yolumdan sapmayıp
Başkasını ne edeyim
Elhamdülillah Müslümanım
Yarın ölecek gibiyim
Hayata böyle bakarım
Bakmayanı ne edeyim
Derdimiz kişiler olmaz
Vatan ile millet olur
Düzene inat değişim
İstemeyeni ne edeyim
Dört duvar arasındayım
İki ayaklı insanım
Üç beş günlük dünyadayım
Nasihati ne edeyim
Dayanıklı kalbim varmış
Büyük küçük fark etmemiş
Çiçeği kökünden kırmış
Desenini ne edeyim
Aklımızla oynanıyor
Köleleri sanılıyor
Hak yolundan gidilmiyor
Böylesini ne edeyim
Vardır iyi yönlerimde
Ama zoruma gidince
Çekilmez kötü yönümde
Huylarımı ne edeyim
Bunu seversem iyiyim
Şunu sevmezsem kötüyüm
Canı insana küstüren
Siyaseti ne edeyim
Canımı ortaya koydum
Ana baba kardeş üzdüm
Sevdama karşılık verip
Gelmeyeni ne edeyim
Bende ne sevda bıraktı
Nede kalbimin yarısı
Veyahut yaşam sevinci
Karakaşı ne edeyim
Yiyip içtim, yatıp kalktım
Gözü kapayıp açtım
Hayatı boşa yaşadım
Dolusunu ne edeyim
Çözerim her şeyi çoktan
Çözelim herkesi yoktan
Çözeriz bunları boktan
Düğümleri ne edeyim
İki, altı, sekiz, dokuz
Tane tane, hece hece
Hal hatırımı sormayıp
Saymayanı ne edeyim
Engelliye yapılanlar
Bana yapılmış gibidir
Öncesinden haber verin
Sonrasını ne edeyim
Görülmüş uzaktan yeğen
Koyulmuş ortaya yürek
Verilmiş yüreğe kürek
Çekmeyeni ne edeyim
Milletin kendi kendine
Yorum yapma yeteneği
Hayran kalmak gerekiyor
Kalmayanı ne edeyim
Sıraları geldiğinde
Duvarlara tel örgüyü
Başlarına çorapları
Örmeyeni ne edeyim
Liderliğin gereğini
Evirmeden çevirmeden
Masasına yumruğunu
Vurmayanı ne edeyim
Sözünün eri olmayıp
Namusu kime kaptıran
Vakit gelince sözünde
Durmayanı ne edeyim
Ana karnından başlayarak
Bu yaşıma getirdiler
Duygularımla oynayan
İnsanları ne edeyim
Kainatın yalnızlığı
Dünyada yalnız yaşadı
Davada yapayalnızdı
Kainatı ne edeyim
Hayallerime derleyip
Kendime olmadı hayal
Deftere yazarak kalem
Yaşamayı ne edeyim
Eğer aşka inanç varsa
Ben onu çok seviyorum
Feryat eden yüreğimi
Duymayanı ne edeyim
Garibin vakti daralıp
Ecel kapısı çalınır
Bileti bile alınıp
Mal mülkleri ne edeyim
Acısıyla ekşisiyle
Bitirdim çeyrek yüzyılı
Dünle bugünümü çalan
Yarı asrı ne edeyim
Fatihi bilenler gelsin
Güleri anlayan sevsin
Öbürü defolup gitsin
O, bu, şunu ne edeyim
Yaşanacak hayat varken
Dayatılan dünyanızı
Fatih Güler olarakken
Sahiden de ne edeyim.
Kayıt Tarihi : 4.4.2023 00:47:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!