Ne diyor şair Şiiri - Oğuz Toy

Duygular kaybolur bir yağmurlu hava kararış saati
Bakıyorum bendeki resmine umuma açık
Umum ne der bilmiyorum ama resim karmaşık
Hissedemiyorum o eski saf duyguları
Kötüleşmişim sanki bulutlar gibi
Bulutlar gözlerime bırakmış damla indirmeyi
Ağlamıyorum bulutları
Bulutlar feryatlarıyla boğuşuyor
Yüzsüzlüğün duygusuzluğuma
Duygusuzluğun yüzsüzlüğüme
Ve cennetim olmanın yitirilişinin bilmem kaçıncı gündönümü
Yitik duygularım duygusuzlaşmış
Ben hala duygusal atfediyorum içimdeki hayvanı
İçimdeki hayvan suskunluğa gömülü
Zehir ırmakları akıyor gözlerinin oluğundan
Topluma sövmelerim son buluyor
Dinin kendisi şirke düşüyor sonunda
Olmayacaklar çıkageliyor
Duygusuzluğum yüzsüzlüğümle yaftalanıyor
Ben susuyorum artık her bilinen ortamda
Susmak oruç oluyor bütün kazalara düşüyorum
Bozmak farz oluyor çelişkilerime sürülüyorum
Seriliyorum tertemiz yataklara
Dışarıyı düşlüyorum
Ben senin ne demek olduğunu bilmiyorum
Bakmışım leyla kimmiş leyl ile fecr olduğumda
İmsakları cilveleşişimi simitlerle ödüllendiriyorlar
Geceler olmuyor bir türlü
Zevkli bulunan şeyler garipseniyor
Sorumluluklar külfetleşemiyor
Ben sevişemiyorum başka zamanlarla
Ahı gitmiş o kadın
Hala ayakta duruyor sevişmek uğruna
İstikrarını yuhalamak ise bize dert oluyor
Düşünmek ağır yükümlülüklere bindiriliyor
Prangalarla yaşıyorum ayrılığı
Ayrılığa kalınışım mutabık
Mutabıklığım ayrılıklara parlıyor
Bütün masallar yakıştırdığımı anımsıyor
Ben senin resmini yaktım
Yetmedi gece oldu kollarıma düşünceler aklıma jilet taktım
Düşünenlere baktım
Bi merhaba çaktım aşırı muhafazakara
Tepkiselliğimi kendime yordum
Beyaz güller çıkarttım tarlamda yorgun
O cıvık aşk hikayeleri güvercinler
O anlamsız kırlangıç sesleri
Çocukluğuma dair şirinleştirilmeye çalışılan her şey
Yeni bulutlarla artık daha solgun
Gözlerinin baktığı yerden kopan
Acı salmakta üstüne çok acılar benimsediğim
Gündüz en olmayacak saatte sensediğim
Aşkları bir başka yaşama istediğim
Sarp gençlere sardı
Şimdi koskoca bir toplum ve
Sevişmek hülyası
Ben şeriat gibi çöktüm dinsizlere
Pazarladığım kadınlar bana şükrederken
Bu satırlar sert ve acılıyken
İnsan bana nefret beslemekte haksız mıdır
Ben onu o gece sokaklara sürerken
Yağmurun patlayagelmesi
Boşalması vıcık vıcık sıcak bir gece vakti
Yağmurun muhtevasını değiştirmez mi
Bu yağmura bereket diyen bana
Bedduaların edilişi bilinmeden
Beni şereflendirmez mi lütfuyla
Yataklara serilen bitkin nevresimler
Çiçeksiz duvarların neşesi lekeler
Rutubetin iç açıcılığı
Peygamberin koşagelmesi tekrardan
Beni tasvir eder mi
Bendeniz şiir kişicisinin duygu durumu
Aksıyorum aynaların yansımalarına
Aksettiriyorum örneklerimi kepenkler sunulumuyla
Bıktım dünyayı tanımaktan
Çok yerlerim yırtıldı talihsizliğe boğuldum
Yırtıklarım yağmurları zapt edemez oldu
Sıcak pis nefes alınmaz
Bu durumda öyle kalınmaz
Gözler kapanır her vakit
Zaman geçmeli ki ölüm denk alsın
Rüyalar çıkmalı huzuruma beni ürperten
Namaz kılmamışım ölsem ne fayda
Heyecan nerde
Nerde eski sevişekalmışlığım
Bir evsiz Fatiha’yı okumuş makamından
E Allah’ım korusana onu demek
Kodlamada kaydırmaya mı girer
Seneye tekrarı olmayacak bir sınavda
Şimdi esnetiliyorum keyiflerince
Dengesizlik politikası güdüyorum
Adamlar kayıyor başkalarının huzurlarına varışamadan
Birçoğu adam kayırılıyor diyor
Pek azı sen başar da sen kayırma
Azdı pek azlar son zamanlarda
Herkes filozof olmuş anlamı bulunmuş yaşamın
Öyle demiyor bi ayyaş park boyu
Dili Allah’ı samimi zikrediyor
Delaletli gençler umutlu ülkeyi kurtarmakta
Kuran kursları geceleri çok uykucu kalıyor durumlara
Namaz yaklaşıyor şeytanla günah ruleti başlıyor
O çevirdikçe ben rahatlıyorum
Ve yaşamak uğrunda fedakarlıklarını izlediğim ta gökyüzünden
Yarışmak hoş karşılık bulmuyor nazarların kuşları buluşunda
Anası salıvermiş sokağa çocukları
Şeytan sokakta saat olmuş akşam ezanı
Abdest korur mu sandın ey cahil kılıklı
Yapışıyorum dudaklarına hınçla kıvançla
Kerpiç duvarlarım depremlerine dayanıyor
Ama düşüncen çarpıyor bazen çatısız kalışıma
Çok da sağlam değilmiş hiddetlin
Bitiverdi kısacık aşkın
Geriye gülümseyememe ritüelleri kaldı
Toplum reddi onaylandı
Şaklabanlık bana yakındı
Kimliğim elmaları kızarttı
Yatsı vakti yakındı
Şeytana bir ıslık çağırdı
İşini önemsemesine dair
Neticede en önemlisi iş ahlakı