Ne demek? .... Şiiri - Mehmet Çoban

İçinde yaşadığım ülke, devlet, geçmişin üzerine kurulan, geçmişte yapılan hataları yapmamayı esas aldığını iddia eden savlarıyla ortaya çıktı. Eğitim kurumlarından, toplumu yöneten ve yönlendirenlerden hep şu sözleri dinledik. Bizler geçmişin yanlışlarını yapmayacağız. Bugün artık yeni bir dönem, yeni bir sayfa açıldı. Açılan bu sayfada yönümüz bellidir. Bundan böyle, Aklın doğru saydıklarına, bilimin doğru tespitlerine göre hareket edeceğiz. Yaşamımızı kuracağız. Ortaya, çağdaş, modern bir toplum, devlet çıkaracağız. Ben kendi adıma konuşursam, bu sözleri duyduğumda, kitaplardan okuduğumda, tüylerim diken diken olur. Korkunç bir etkileşim sarar beni. Kalbimdeki, düşüncelerimdeki bütün karamsarlıklar gider. Hala da öyleyim. Yaşadığım hayatta birçok yanlış, çelişki görsem de, hala bu sözlerden umut beklerim. Ancak bu sözlerin, sözlerin içindeki özlerin, hayatta gerçekleşmediğine şahitliğim o kadar çoktur ki, ne yapacağımı, ne söyleyeceğimi bilemem? Önce bu iddiada olanlar, sözleriyle çelişerek bir hayat yaşarlar. Bu beni oldukça üzer. İnançlarımı, düşüncelerimi, hayatımı yeniden gözden geçirmemi sağlar. Söz, sözler, hedefler neydi? Aklın doğru saydıklarına, bilimin doğru tespitlerine göre davranacağız. Buna göre ülkeyi yöneteceğiz. Yaşamımızı kuracağız. Ortaya, çağdaş, modern bir toplum, devlet çıkaracağız. Yani; bu sözü tersinden şöyle de anlamak mümkün değil mi? Aklın yanlış saydıklarını, kötü gördüklerini, bilimin yanlış, kötü, zararlı olarak tespit ettiklerini, düşüncelerimizden, hayatımızdan uzaklaştırarak yaşamımızı kuracağız. Buna göre ülkeyi yöneteceğiz. Yaşamımızda, aklın bilimin tespit ettiği hiçbir kötü, zararlı işler olmayacak. Böylece, tertemiz insanlar yetiştireceğiz. Eğitimimizi böyle ayarlayacağız. Yasalarımızı, yaşam kurallarımızı böyle ayarlayacağız. Ortaya bütün pisliklerden, kötülüklerden arınmış, çağdaş, modern bir toplum, devlet çıkaracağız. Şeklinde anlayabilir miyiz? Tabi bütün içtenliğimiz evet diyeceğiz. Sanıyorum bu söze hiç hayır diyen olmayacaktır. Öyleyse, bugünün aklı, bilimi neleri kötü sayıyorsa, neleri insan sağlığına zararlı sayıyorsa, onlar düşüncelerimizde, hayatımızda olmayacak, olmamalı değil mi? “Elbette” diyeceğiz hep birlikte… Eğer bizler insan olarak, toplum olarak, devlet olarak, aklın bilimin kötü saydığından, zararlı saydıklarından arınırsak, temiz bir insan, temiz bir toplum, temiz bir devlet olacağız değil mi? “elbette” diyeceğiz hep birlikte. Peki, o zaman, niçin insanlar, toplum, devlet, aklın bilimin zararlı, kötü saydıklarını düşüncelerinde, yaşamında bulundurur? Aklın bilimin kötü, zararlı saydıklarını, düşüncelerinde, yaşamlarında bulunduran, insanlar, toplum, devlet, ilkeleriyle, inançlarıyla, hedefleriyle çelişmezler mi? Elbette akıllıca düşünürsek evet deriz. Ancak arkadan ama ayrıntısı, itirazı yükselebilir. Biliyorsunuz, doğru bir sözün, sorgunun, özeleştirinin arkasına ama gelirse, orada ikiyüzlülük, yalancılık, bencillik ve çıkarcılık vardır. İnsanın etik davranışlarında; Yalancılık, riyakârlık (ikiyüzlülük) , dedikoduculuk, insanların özel hayatlarını deşifre etmek, rüşvet alıp vermek, taklitçilik yapmak, adam kayırmak, iltimas geçmek, sözünde durmamak, döneklik yapmak bulunmamalıdır. Sosyolojik, psikolojik bütün araştırmalar, aklen, bilimsel olarak, insanda, toplumda ve devlette bu davranışlar bulunursa, Bulunan, insan, toplum, devlet, aklın, bilimin yolunda yürümüyor. Tamamıyla akılsızca, bilim dışı işler yapıyor demektir. İnsanın, insanların sağlığına, varlığına zarar veren şeyler, kötü şeylerdir. Pisliklerdir. Akıl ve bilim, insanların sağlığına yararlı olmayan, zararlı olan şeyleri saymıştır. Bunları insanların kullanmasında, insanların yaşamında bulunmasında, fayda olmadığını, zarar olduğunu belirmiştir. Bunlar nedir? Sigara, alkol, uyuşturucu, kumar, fuhuş, aklın ve bilimin insan sağlığına zararlı olarak sayıp döktükleridir. Yani akıl ve bilim der ki, sigarayı, alkolü, uyuşturucuyu, kumarı, fuhşu hayatında bulunduran, insanlar, toplum ve devlet, doğru işler yapmıyor, kendine zarar verecek işleri yapıyor demektir. Böyle değil mi? Aklın gösterdiği yol, bilimin gösterdiği yol böyle demiyor mu? Aklın ve bilimin zararlı, kötü, pislik saydığı şeyleri, hayatlarında bulunduranlar, yaşayanlar, aklın, bilimin önerdiği, gösterdiği yoldan gitmemiş olmuyorlar mı? Elimizi vicdanımıza koyup düşünmeliyiz. Doğru özeleştiriler yapıp, ama itirazlarıyla ikiyüzlülüğe dönmemeliyiz. İçinde yaşadığım toplumda, rüşt sahibi olduktan sonra 40 yıl yaşadım. Ülkemin insanı, toplumu, aydınları, yönetenleri, siyasi liderleri, bir taraftan aklın, bilimin yolundan gittiğini söylerken, diğer taraftan, hayatlarına aklın ve bilimin, kötü, zararlı saydıklarını sokarak hayat yaşamakta, yaşadıkları hayata da, modern, çağdaş, gelişmiş hayat demektedirler. İlke olarak çizdikleri akıl ve bilim yolunun tam tersini yaşayarak, kendi kendilerini inkâr edişin göstergesiyle, insan olmayı öne çıkarmaktadırlar. Özü, sözü bir laflarının çok dolaştığı bir toplumda, Hadi buyurun, özümüz sözümüz, eylemimiz, aklın bilimin gösterdiği doğrular üzerinde birleşmek, aklın bilimin yanlış, zararlı, kötü gördüğü şeyleri düşüncelerimizden, yaşantımızdan uzaklaştırmak konusunda birse, yapalım. Engel var mı? Günün aklı, bilimi, insana, insanlara zararlı, kötü şeyleri saymıştır. Bunları düşüncelerimizden, hayatlarımızdan uzaklaştırabiliriz. Bunu yapabilen insanlar gerçekten aklın bilimin yolundan yürüdüklerini ispat etmiş olurlar. Aksi halde bir taraftan, aklın, bilimin gösterdiği yol bizim yolumuz derlerken, Diğer taraftan, aklın, bilimin zararlı, kötü saydığı her şeyi hayatlarında bulundururlarsa, Üstüne üstlük, aklın, bilimin zararlı, kötü saydıklarını yaşayanları modern çağdaş sayarlarsa,. İnandırıcılığımızı yitiririz. Nitekim ben artık, aklın, bilimin yolunda gittiğini söyleyip de, yaşamında aklın bilimin zararlı, kötü saydıklarını bulunduranların, kendi inançlarına karşı dürüst olduklarına inanmıyorum. Ben tekrar soruyorum. Bir insan, toplum, devlet, aklın bilimin gösterdiği yolu kendimize yol bildik derse, Üstüne döner, aklın, bilimin yanlış, zararlı, kötü gördüğü şeyleri, insana, topluma, devlete hâkim kılmaya çalışırsa, Aklın, bilimin yanlış, zararlı, kötü gördüğü şeyleri yapmayı, çağdaşlık ve modernlik sayarsa, Sizce bu ne demek? Elinizi, vicdanınıza koyup düşününüz. Elinizi, aklınıza, izanınıza, biliminize koyup düşününüz. Çelişkiniz varsa, çözünüz ve kurtuluşa geçiniz. Aksi halde insan olarak bitiyoruz, toplum olarak batıyoruz.