Ne çok şey yazmışım senin için, sana dair.
Aslında toplasam bir defter belki olur.
Zar zor orta bot bir defter.
Ama benim için çok fazla,
Senin için belki de.
“Atma yazdıklarını” demişti adamın biri.
Atmıyorum o günden sonra.
Hatta bu aralar temize falan çekiyorum.
Times New Roman oluyorsun anlayacağın.
Geçmişimi temize çekiyorum.
Çok gülüyorum okudukça bazen onları.
Vay be diyorum, neler yaşamışım.
Neler yaşayamamışım ya da.
Neler hissedip de yaşayamamışım.
Hissetmekten, istemekten başka bir şey yapamamışım.
İzin aldım işten, yeni şeyler yazıyorum.
Sabah mesaiye gitmiyorum nasılsa.
Geceler benim, kalem benim, kağıt benim, yürek benim.
Gündüz yazılmaz, değil mi ya?
Mesaiden gel, sair fiilleri işle,
E sabah mesai var yine.
O arada uykudan önce yaz.
Olacak iş mi? Gece yarısı bile olmamış daha.
Saat şöyle iyice bir ilerleyecek,
Sabaha çeyrek kalacak yani
Komşular ve duygular rahatsız olmasın; kısık bir müzik…
Küllüğe kıstırılmış, kendi kendini içen bir sigara.
Yeterince fırt çekilemediği için yakılan diğerleri.
Tüm bunlar yazmak için gerekli ikincil araçlar.
En olmazsa olmazı ise:
Cemalini gözümde canlandıramamam.
02:00
12.11.’03 Narlıdere / İzmir
Kayıt Tarihi : 14.8.2006 15:58:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Levent Kuş](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/08/14/ne-cok-sey-yazmisim-senin-icin.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)