biz çok yalnızız be nazlı
çok yalnız ve çok üzgünüz. çok
tamamlanamaz bir yerimizden eksildik
ne aylık esemes paketleri, ne kotalarıyla sınırsız internet
gittikçe daha çok, daha daha çok
kendi duvarının duvarcısı biz
seviyor, sövüyor, bağırıyoruz: uluorta
25 saniyede bir durum durum kusuyoruz kendimizi
kimse yok. duvarımızın dibinde
gözümüzden büyük yaş döküyoruz
Allah’tan, çok ve büyük şairlerimiz var
yoksa biz gerçekten yalnızız
çok yalnız ve çok üzgünüz. çok.
izleri benzeşiyor parmaklarımızın
dokunmak yok dokunmatik ekranlar var
yok artık bir kadının yüzünü ezberlemek
ya da kaybolmak bir adamın avuçlarında
taşın pürüzsüzlüğü dikenin yırtıcılığı aynı
aslına bakarsan taş bile yok
yalnız ayaklarına kelimeler bağlayıp kuyusuna atlayanlar
baba aziz’deki osman gibi: Âh mine’l-aşkı ve hâlâtihî
Ahraka kalbî bi-harârâtihî
ama ne numaralar hafıza kartlarımızda
ararlarsa cevap vermemek üzere
zavallı bir nispet çocukça bir kıskandırma
oysa biz
sesini bile duymadığımız yüzler
yüzünü bile bilmediğimiz sesler
aypi’sini bilip adını bile bilmediğimiz profiller arasında
nazlıcım biz…
bugün o kızla buluştum. blogdan
yüzü hiç instagramındaki gibi değildi
sıkılmış oradan da gidecekmiş
yeni bir hesap açmış da tivittırda
ayrılınca iskeleye yürüdüm. kalabalıktı.
sonra vapura. kalabalık.
beni anlıyor musun sahi?
bir yüzüme bak! beni dinliyor musun?
biz çok yalnızız diyorum sana
e yeter ama nazlı!
kuyruğunu yüzüme sürmeyi keser misin!
Kayıt Tarihi : 7.11.2016 14:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!