NAZIM’I ANLATMAK
Denizin dibindeki alabalığın
Yüzgeçlerine takılmak gibi,
Bir şey Nazım’ı anlatmak.
Özgürlüğe kulaç atmak,
Kara parçalarının gözükmediği
Denizin ortasından,
Umutlarını avuçlarına alıp,
Şafak sökmeden önce karaya ulaşmak ve
1961 yazı ortalarındaki
Küba’nın resmini Çizmek gibi,
Bir şey Nazım’ı anlatmak.
Hiroşima’da önce saçları yanan
Kız çocuğunun sonra bedeni yanarken,
Şeker yemeyi düşlediği gibi,
Bir şey Nazım’ı anlatmak.
Sabahları aç susuz kalkıp,
Bitkinlikten dal gibi titreşen,
Çocukların gözlerine mutluluğu
Çizmek gibi bir şey, Nazım’ı anlatmak.
Emek katlolurken sokaklarda,
Bedenin dayanılmaz acılar
Sardığında,
Ölüm çığlıkları altında,
Haklılığını haykırmak gibi bir şey,
Nazım’ı anlatmak.
Nice fırtınalardan ölümlerden sonra,
Alanlara özgürlüğün adını,
İşçi tulumuyla yazmak gibi bir şey,
Nazım’ı anlatmak.
Sevdalını sararken dudaklarının,
Dudaklarında alevlendiği gibi,
Yüreğinde vatan hasretiyle yanmak,
Bursa mahpushanesinden,
Bir özgürlük güvercini uçurtmak
Gökyüzünün mavisine,
Ve martıların kanatlarından almak
Denizin kokusunu,
Kül rengi bulutların üstünden
Güneş toplamak gibi bir şey,
Nazım’ı anlatmak.
Zulüm boy verirken bedeninde
Gözlerindeki karanlığa Bir kibrit çakmak,
Ülkemi soyup soğana çeviren
Göbekleri yağ bağlamış
Tekelci sermayenin ipini çekmek,
Ve onların kapı köpekliğini
Yapanların yuvasına
Bir çomak sokmak,
Gibi bir şey, Nazım’ı anlatmak.
Kurtuluş savaşında destan yazmak,
Kağnı tekerleklerinin altında Toprak olmak,
Gelecek güneşli günler için
Sevdaları rüzgara salmak,
Uçsuz bucaksız bir ovada
Özgürlüğe koşarcasına,
Rüzgarla yarışan
Başı boş atlara dizgin Vurmak gibi-
Bir şey Nazım’ı anlatmak
Ne kadar dizgin vurmaya çalışsanız da
Asla semer vuramazsınız sırtına,
Ne Amerika’nın yeşil dolarlarıyla
Kandırabilirsiniz,
Ne de hücre duvarlarıyla korkutabilirsiniz,
O sevda ve şiir koşusunun
En uzun kilometresini koştu ülkemde.
hala en önde Koşuyor.
özgürlük, hürriyet, sevda Yarışında
Karadeniz gibiydi onun sevdası
Bir sahilden diğer sahilleri
Kucaklıyordu dalga dalga, Sevda sevda
Yanarken vatan hasretiyle Yüreği.
Şiir şiir, türkü türkü
Sarıyordu ta uzak yerlerden
Kucaklayarak ülkemi.
Hürriyet aşkıyla.
Kayın ormanlarının rüzgarlarıyla
Salıyordu sevdasını.
Kaleminden dökülürken dizeleri
Gözyaşları gibi beyaz kağıtlar Üstüne,
Bir yanda vatan,
bir yanda Mehmet’in hasretiyle,
Yanıp tutuşan bir yürek Gibi bir şey,
Nazım’ı anlatmak.
Memleketinden ve Mehmet’inden
Çok uzaklarda hürriyet ve Özgürlük adına
ölmek gibi Bir şey Nazım’ı anlatmak………………
Nazım hikmetin RAN ın 80 inci doğum günü
İzmir Foça 1982
Kayıt Tarihi : 7.2.2006 20:37:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Abdullah Oral](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/02/07/nazimi-anlatmak.jpg)
Kız çocuğunun sonra bedeni yanarken,
Şeker yemeyi düşlediği gibi,
Bir şey Nazım’ı anlatmak.
sevgili abdullah ağabey şiirlerini okudukca odtü de şize karşı aldığım tavırlar beni utandırıyor.
Kız çocuğunun sonra bedeni yanarken,
Şeker yemeyi düşlediği gibi, Bir şey Nazım’ı anlatmak.Harikasın be ağabey harikasın
Gözyaşları gibi beyaz kağıtlar Üstüne,
Bir yanda vatan,
bir yanda Mehmet’in hasretiyle,
Yanıp tutuşan bir yürek Gibi bir şey,
Nazım’ı anlatmak.
Memleketinden ve Mehmet’inden
Çok uzaklarda hürriyet ve Özgürlük adına
ölmek gibi Bir şey Nazım’ı anlatmak………………
ne güzel dile getirmişsin böyle nazımı
yüregine kalemine saglık
saygılarımla
TÜM YORUMLAR (3)