Bir sabah gün doğmadan ayrılıp yola çıktın
Sen yoksun buralarda kim bakar Nazım Baba
Buruk bir tebessümle çatık kaşların yıktın
Haşmetli sohbetinden bal akar Nazım Baba
Sivas'tan İstanbul'a sonsuza bilet aldın
Bir dal gibi eğilip, ansızın düşüp kaldın
Yıllarca dinmeyecek kara haberin saldın
Issız yurdun yuvanı kim yakar Nazım Baba
Zamanla yarışırdın yılmadan hep atakta
Bir çınar ölür mü hiç döşeğinde yatakta
Ebedi mekândasın şimdi kara toprakta
Şad olsun Ruh bedenin mis kokar Nazım Baba
Yaz bahar çiçek açıp dal verdin ötelere
Dostluğa sur gibiydin düşmandın kötülere
Ne çıkar nedametten aldanma het hütlere
Zamansız gelen ecel can yakar Nazım Baba
Der Âlim’im tütmüyor ne ev kaldı ne höyük
Bir çınarı kaybetti yas tutar Başı büyük
Ardından destan yazdık yıllar yılı söyledik
Kim unutur hiç seni kim çıkar Nazım Baba
01.02.2003 CUMARTESİ
Bekir AlimKayıt Tarihi : 4.7.2007 20:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)