Çünkü her okur ve yazar, daima farklı bir ilgi, farklı bir anlayış, farklı bir idrak ve içselleştiriştirler. Yine herkes değişik duyarlılık ya da duyarsızlıktır vs. Her halde, kimse her şeyi kapsar, her şeye hitap eder, bir yetenek ve skala olduğunu iddia edemeyeceği gibi, herkesin ilgi, alaka eğilimlerini aynı kanala yönlendirmeyiz de. Herkesin aynı şekilde, aynı anlamaları talim etmeleri beklenemez de. Bu; gelişme ve değişmeyi bilmemek; farklı olanı, görmemektir. Evrensel işleyişi tanımamaktır.
Ve yine bir okur, birçok iyi yazarı takiple, çok şeyi ya da her şeyi okuyup öğrendiğinden bahisle dem vuramaz, değil mi? O halde bu alan, üstünlük bilmeyen bir var oluşlar alanıdır. Okurun öznel yargıları olasıdır. Buda popülerliği belirler, daha fazlasını değil...
Etki ve yeteneklerinizin, herkese yönelir olması, düşünülüp beklenemez bile. Böyle bir olanak ve olasılık olanaksız ve realitenin akışına da aykırıdır. Bu nedenle hepsi kendi alanında ve çapında ağır bir nicelikliliktir. Olması gereken farklılık ve çok yönlülüğün, damla damla, her alanda; her bir kişilerce, her daim ve her zaman içinde oluşturulması gereken bir ürem ve sınırsız bir verimliliktir.
Şiir bir yönü ile de anlamalar, anlamlandırmalar; yansıma ve yansıtmalar sanatıdır. Bu açıdan uz bir şair, ya da farklı tarz bir şair insan, evrensel birikimlerini konuşturması lazımdır. Şiirin yakın anlama ve anlamları nasıl olsa herkesçe bir şekildeşi oluşup oluşturulup sürdürülecektir. Ama asıl önemlisi bu tür çalışmalarla uzak anlamlar izafe etmektir. Bu da şairin mutlaka açıklaması gereken, şairin dünyası olan iklimdir, hikâye kısmıdır. Bunu açıklanmadan da bir okurun bilir olmasını beklemek insafsızlıktır.
…
Ben, neden ve nasıl yazdığımı, kısmen, kendi doğal ruh tarzımdan, kendime göre öznellik içinde belirteyim. Kuşkusuz, bir okurun telakkisi, bundan daha başka anlamalarla ve farklı duyumlarla olabilecektir.
Nasıl yazmaya başladığım konusunda su grubunun bir söyleşisinde belirttiğim için burada yazmıyorum. Bkz. “Şiir tadında bir söyleşi”. Antolojide başlık sırasına göre şimdilik 584. sırada.
ŞİİRLERİMDEKİ GENEL TUTUMLAR
1-Şiirlerimdeki gözetilen, anlaşılmazlık var eden, düzenlemeler; tekli mantığın sürerliğini var kılmakla birlikte, olasılık mantığının, çoklu duygu ve bilginin, anlık var kılınırlığını, ussal yaşamak için yapıldı. Okurken, okurun; anlamca alan dağılım skalasını, görmesi amaçlandı.
Kimi çalışmalarda, çoklu anlam belirimlerini, ikili çelişkiye irca etmeyi, okurda bekleme amacım oldu. Buradaki kavrayış anlık duyguyla, ilgi, bilgi; zaman mekân koşulu olarak nicelenmeyi, yaşatabilmek için, anlamsızlaşana kaçan yazılma gayreti güdüldü. Çünkü düzen düzensizlikten çıkar. Düzenliyi düzeltemezsiniz. Düzeltmek için bozmanız lazım. Bozup yeniden kurmak gerekir. Yol ve yöntem zor. Hiççe okur profili oluşmaması da mümkün.
Emsal çalışma örnekleri de mutlaka vardır, ama ben bilmiyorum. Açıkçası, okur dağarcığının kendi kalıp parça kategorik kalıplarını, harekete geçirip yine kendi düzenlemeleri ile yeniden yeniden düşünsel mutasyonlarını su yüzüne çağrıştırabilmekti.
Olay ve olguların genelliğinde, iki en uca gidiş arasındaki, tekrarımsı dağılım sıklığının kümeleniş istatistikî bir veri dağılımlı, belli bir değer etrafında odaklanır gibi oluşunu, ortak referans kılma, amacı ve rastlantısını, ileri sürmek gayreti ile de kimi çalışmalarımın yazılmasını istedim.
2-Çok kere bentlerim, sizi; usunuzda düzgün cümle kurmaya, ya da okuru o mısrayı düz yazıya dönüştürme, açıklamasına zorlar niteliktedir.
Yine bazen çalışmalarım, dizenin özüne bağlı olarak okuyana cümle kurdurtur. Bu hamle kâh dizenin son satırından hareketle, kâh orta satır, kâh dizenin baş satırı eksen alınarak cümle yapmağa gidilir. Ama konuya bağlı bir ilişki ile kendinize özgü istenilen gibi bir cümle yapmaya okuru zorlar.
Bu benim resimli roman okurken, roman hikâye okumadan, birden felsefe yapıtlarını aylar süren, sindire sindire okuyuşumun etkisiyle bir tutumlayım olsa gerektir. Cümle kurarken bazen o dizenin kelimelerini, yapım cümlenizde dahi hiç kullanamaya bilirsiniz. Ama kurulan cümle, sizindir. Sizi uğraştırırdır, belki de hiç uğraştırmaz o size kalmış.
Şu bent size, size ait ve farklı; ama bent ekseninde, düz cümle kurdurtmaya güzel bir örnek: ben muhtemel üç açılımı bir örnek olarak ifade etmeye gayret edeyim.
Eyyamı çıkarsamada
Riya rahatlıkken.
Yılansıma gafleti
Bahanesi ile şahane
Sürecek
Kayıt Tarihi : 26.7.2009 12:42:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Bayram Kaya](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/07/26/nasil-yazdim-2-2.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!