Dem almış yine çayım bardaktan taştı taşacak
Tıpkı yüreğim gibi yakıcı ve sımsıcak bir o kadar donuk
Parlaklığı can alıcı sanki içmeye kıyamıyor insan
Şekeri az mı olmuş ne bir tutam daha sevgi katar mısın yüreğime
Korkma sevgi sarhoşu olup hastalanmam
Ben bu tat oldukça hep daha iyi hislerdeyim
Bir türlü tatlanmıyor eksik sanki bir şeyler
Mücadeleden yorgun mu düştüm ne hissedemiyorum tadını alamıyorum
Kızıyor musun kendine aynı ben gibi
Ya da öfkeli misin isteyişime dilenişime sevgini
Takılma öfkenin yelkenine korkarsın solarsın çayımdaki şeker gibi eriyip gidersin
İşte ürktüğüm bu benim elime aldığım bardağımın elimde darma duman olması gibi
Senide yüreğime almaktan çok ürküyorum
Param parça olup solmandan korkuyorum yanmandan korkuyorum ateşsiz
Alevsiz harlardan yangınsız korlardan korkuyorum
Bilmem ki ben böylesi nasıl seviyorum
Dengesini kaybedip yere düşen yaşlı cam ağacı gibi olmaktan korkuyorum
Senide yüreğimde ezip kurutmaktan çok korkuyorum
Nasıl bir histir nasıl bir sevgidir isyan ettirmiyor
Küfrettirmiyor ne silah çektiriyor ne kurşun sıktırıyor
Ben nasıl sevmişim sevmesini bilmedin deniliyor…
Uykularım bile bölük, bölük yağmalanıyor ben yine korkuyorum kapamaya gözlerimi
Ya uykuya dalıp seni bulamasam diye ya göremezsem
Rüyalarımda dokunamazsam hissedemezsem diye ben ölmekten korkuyorum seni bulmaktan değil ölüp toprak olmaktan
Seni bu bedene hapsetmişim bedenimin sol köşesine kazıdığım seni ölüp mezar taşına yazmaktan korkuyorum ben nasıl sevmişim seni… Sen, sen, ise itama tabi tutup sende kalp yok derken bile senide mahkûm etmekten korkup susmaktayım söyle şimdi ben nasıl sevmişim seni…
Zennehar Yılmaz
28 Eylül 2011 Çarşamba, 15:11:45
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta