Nasıl Kader
Canla, neşe doluydu için.
Büyüdü, dalgalandı saçın.
Dişi olmaktı, senin suçun.
Eloğlu, alacaktı bir gün.
Yaşın, yirmiyi aşıyordu.
Suyun çağlayıp, coşuyordu.
Gençlik, peşinden koşuyordu.
Deli olup, kaldı yollarda.
Babanın evi, oldu bela.
Bir hevesti, çıktın bu yola.
Bir baksana, düştün ne hala.
Sen bir başka, bu yol bir başka.
İsterdin, kıymet değer verilsin.
Yerin, baş üstünde görülsün.
Sana, tatlı sözle varılsın.
Hayalin de, kaldı, hayalin.
Kader böyleymiş, nidersin.
Babana, gerimi gidersin.
Elden geliyor, ağıt sesin.
Babanın evi, rüya sana.
Kadının işi, bitmez imiş.
El gelip, işin tutmaz imiş.
Kocada, yiter atmaz imiş.
Çırpılarak, döküldü gülün.
Dayanmakta, kolay olmuyor.
Feryadına, kimse gelmiyor.
Koca, karıyı, hak bilmiyor.
Böylemi yazar, Hak kitabı.
Baba evi, meğer hac imiş,
Kadınlıksa, büyük suç imiş,
Evlenmekse, ele göç imiş,
Göçte, geriye dönmüyor ki.
Paksoy’a, derdini mi yandın.
Oda, seni anlar mı, sandın.
Gidip, ayağınla mı, indin.
Bu düzen böyledir, neylesin.
Kayıt Tarihi : 28.5.2012 10:06:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Abbas Paksoy](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/05/28/nasil-kader.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!