Ben rüzgar değilim uzanamam diyarına
Ben yağmur değilim dokunamam gözyaşına
Bu sevda göklerden bir ateş
Yaklaştıkça damarlarımda kaynar
Sevdikçe yeryüzünden özlemim taşar
Bu sevda iki yürekte iki ayrı keşmekeş
Söyle bana! nerden geldin bu sefil soframa
O narin bakışın hangi müjdenin habercisidir
Nerden kondun kuruyan toprağıma
Bu mehru vaziyetin, bu filiz kimin eseridir
Söyle bana! nerden geldin gönül yarama
Bu güzellik hangi hülyaların bedelidir
Gölgelerden borç edindim siyah gözlerini
Büyülü sulardan esrarlı kuytulara gizledim
Alkımlardan, yaldızlardan bilirdim ılık tenini
Bu sen misin şimdi tanyerimde ışıldayan
Söyle bana! hiç mi hissedemezsin sevgimi
İrkilen yapraklardan bile yudumlarken sesini
Ben bir muamma değilim; kaybettim sırlarımı
Ben alalade gecelerin uykusuz karanlığıyım
Ben derya değilim; kuruttular ırmağımı
Zamanı kuma gömdüm; sakladım anılarımı
Ben arda kalan hatıraların tutsağıyım
Bilemezsin bir şehir serabını aradığımı
Söyle bana yine de varır mıyım o ebedi mutluluğa
Yeniden güler miyim; can verir misin suyuma
Bunca yıla hürmet gelir misin son umudumda
Son kez görür müyüm seni; rastgele bir sokakta
Söyle bana! daha alışamazken yokluğuna
Şimdi nasıl dayanırım bir şehir uzağında
Kayıt Tarihi : 28.8.2024 04:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!