Sana nasıl anlatsam şu halimi
Geceleri farklı görür gözlerim
Sen sadece karanlık görürsün
Bense işkenceler, savunmasız çığlıklar görürüm
Ve ağız dolusu küfürler savrulur ulu orta
ki kulaklar duymaktan utanır
Aşağılık pazar tezgahlarında kahpe pusular
Haraç mezat satılan mahsun yürekler görürüm
Sen türküler söylersin allı yeşilli, bahar türküleri
Ben ağıtlar dizerim, mavi çocukların ardından
Çaresizlik tıkanır ekmeksiz kalmış kursağıma
Acılar görürüm dili lal kulağı sağır
Dirhem dirhem çürütür yüreğimi
Ve akşamlar kanatır yaralarımı
Sabahı göremeyen yiğitler düşer aklıma
Utanç sarar mecburi aldığım her nefesi
Sen dünyayı toz pembe görürsün
Bense zından karası bakarım
Çocuk cesetleri saklıdır, en kalabalık meydanda
Üstelik kimse görmez,
Yada görmezden gelir
Vicdanını ipotek ettirmiş insanlar
Ve kan revan içinde bir gençlik görürüm
Ki dalyan gibi delikanlılar yitirdik
Dar ağacı ilmekten, ilmek boynundan utanır
BEŞİR ÇİTAK
Beşir ÇitakKayıt Tarihi : 7.10.2018 00:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!