Yine bu gecedeyim bu şehirde,
Ürkek bir kızla ellerini tutmuşum senle.
Hürrem Sultan'ın gözleri, Fatih'in nefesiyle,
Seninleyim İstanbul..
Camdan ışıklar vurmuş ruhuna,
Mavide, beyaz, sarı,
Dans etmiş seninle gemiler tarihinde,
Ağladın mı, hiç İstanbul gözlerin dolu dolu?
Yağmur yağmış toprağına,
Kaç nefes solmuş bedeninde?
Ruhunu acıtan mutluluğun benliğinde,
İnce bir çarşaf gibi kaç beden ayrılmış senden?
Ellerin avucumda....
Sıcacıksın İstanbul.
Gökyüzüne uzattığın minarelerde, ezanlar avuçlarımda,
Gözlerim kapanıyor senin sesinle.
Küçük bir tepeden bakıyorum şehrine,
Kokun başımı döndürmüş,
Mutluluğun, sevincin, acının, mahsunluğun, denizinde..
Galata kulesinden bıraktığım yapraklar,
Sesini getiriyor bana..
Kaç sultan bastı, bu taş sokaklara!
Gülücüklerin kız kulesinde,
Maviliğin ortasında, aşık olmuşum bedenine.
Ölümü hissettin mi, sen İstanbul?
Saçlarını okşuyorum, boğazından geçerken.
Kurumuş tenine dokunurken, tarihte kaybolan bedenleri hissediyorum.
Büyük bir kapının içinden geçerken fısıltılarında,
Bir kızsın İstanbul,
Gözleri mavi,elbisesi hüzün..
Topkapı Sarayı'ndayım,
Kaç güzelle konuştun burada, kaç yakuttan tenle?
Melez kız İstanbul!
Asya'nın güçlü elleri, Avrupa'nın narin teniyle..
Haliçteyim İstanbul, kollarında,
Nefesin nefesimde.
Bedeninden kayan bir ipek gibi,
Bıraktım kendimi ruhuna.
Çeşmelerin, medreselerin, sarayların, camilerin, entrikalarınla..
Dudaklarından öpsem seni.
Tarihin ruhundayım İstanbul,kollarında.
Işığın gölgesinde mor bulutlarla,
Dokunsam tenine, maviliğin denizinde.
Bu gece seninleyim İstanbul,
Hürrem'in gözleri, Fatih'in nefesiyle,
Ben buradayım, avuçlarındayım İstanbul,
Mahsun güzelliklerinle...
Kayıt Tarihi : 23.4.2006 00:00:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Tebrik ve başarılar dilerim.
Ver Elini İstanbul
Yüklenmişim
Bir arabalı güvertesinde unuttuğum
Çeyrek asırlık hasretini.
Ver elini İstanbul! ..
Ahmet Zekai Yıldız
Sevgiyle Kaılınız.
TÜM YORUMLAR (4)