Kurşun sesleri gecesinden geldik !
Şarjör boşaltılan çocuk bedenlerden,
Halkı hedef alınan Newruz kutlamalarından,
Bir emir ile gerçekleşen köy baskınlarından/ev yakmalarından,
Panzerle ezilen namussuz sabahlara.
***
Bin asır öteden zagros’un zorlu yamaçlarından geldik !
Yeşil/mavi coğrafyadan kurak iklimlere.
Alnımızda parıldayan önderliğin silüeti,
Elimizde ab-ı hayat kızılcık şerbeti,
Sırtımızda dövüşerek düşenlerin vebali,
Ve dilimizde haykıra-haykıra özgürlük türküsü,
Onar-onar düşüyorduk ar’ımızın bağrına.
***
Toros’la hemrin’in 9 ay kış 3 yaz olan mevsiminden geldik !
cudi’nin kuşatmalarından,
Ana’larımızın Yanık ağıt’larından
Jitem’in tuzaklarından/gayri resmî ablukalarından,
Bariyerlerin ateşe verildiği,
Gençlerin tıpkı ormanları ateşe verir gibi kendini ateşe verdiği doksanlı yıllardan,
Baskının/dayatmanın en yoğun olduğu zamana.
Kayıt Tarihi : 15.12.2020 06:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)