Namluya Sürdüm Gitmeleri...

Namluya Sürdüm Gitmeleri...

Katresi yangın
Damlalar düşer gözlerimden
Çamura bulanmış saçlarım
Bir sızımlık çocuk düşüdür sevincim
Büyüdükçe pişman sevdikçe kovgun
Seviştikçe yenik…

Kör olası bir zaman
Namluya sürüldükçe tesadüf
Yüreğim delik deşik….

Söz kestim olmazın sancısına
Eğilip bükülürken kelam
Sevdim göçmen kuşları
Gitmeye sürgün hüzünler sakladım
Koşulsuz mavinin hatırına…

Bilmek değildi muradım
Dokunmaktan öte bulmanın
Görmekten gayrı anlamanın
Sorgun yamaçlarına uzanmak hani
Var kılmak içinde, yitik dağ zirvelerini…

Oysa erken çatlar tohum
Hasatsız mevsimler gelir bazen
Kurur toprağın dudağı, yağmur saklar gözlerin…

Oysa geç kalır yarın, düne saklanır bazen
Durur saatin yelkovanı, beni yasaklar terin….

Yorulamazsın…

Bir suç kalır teninde
Binlerce defa vurulur bakışların
Büyür koynuna aldığın özlem
Yastığa düşen bir saç telinde

Durduramazsın...

Çoğalır kalabalıklar
Her bakış bir sen çalar içimden
Her dokunuş bir sen kanatır yüreğimde..

Düşer aşkın güncesinden adım
Deşer yokluğunun bıçak sırtı öfkesi

Artık ne yeri bellidir sevdamın
Ne adresi

Bir cevaptır bütün sorgularım

Soramazsın…

Uğur Deniz Ülkegül
Kayıt Tarihi : 4.4.2006 23:13:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

TÜM YORUMLAR (1)

Uğur Deniz Ülkegül