Nami dede sen yoksun, yalnızım buralarda
Ne köyün tadı kaldı ne yaylanın tadı var
Hangi akılla geldik bu sene ilkbaharda
Ne köyün tadı kaldı ne yaylanın tadı var
Tamam, çocuklar dedi yazlıkta çalışalım
Nami dede sen yoksun biz nasıl alışalım
Bir dahaki seneye Temmuz’da buluşalım
Ne köyün tadı kaldı ne yaylanın tadı var
Gök yüzünde güneş yok ay yıldız görülmüyor
Rüzgar azgın esiyor dalgalar durulmuyor
Henüz suyu çok soğuk denize girilmiyor
Ne köyün tadı kaldı ne yaylanın tadı var
Nami dede yürüdüm; yazı yaban aşındı
Ne sinekler ısırdı ne sırtımız kaşındı
Karşıdaki komşular İstanbul’a taşındı
Ne köyün tadı kaldı ne yaylanın tadı var
Elektrikler kesik ne salça var ne çemen
Ne mangal yapıyorlar ne soğanlı menemen
Kime bir şey söylesek tepe atıyor hemen
Ne köyün tadı kaldı ne yaylanın tadı var
Uygar’ı soruyorsan! Sabrımızı zorluyor
Henüz sabah erkenden yatağından fırlıyor
Birazcık güneş olsa hemen sırtı terliyor
Ne köyün tadı kaldı ne yaylanın tadı var
Keyfin nasıl demek de sorulacak soru mu
Konuşacak kimse yok anladın mı zorumu
Şimdi yağmur başladı böyle hava durumu
Ne köyün tadı kaldı ne yaylanın tadı var
Semt pazarı kurulmuş, lakin küçük sahası
Fiyatlar el yakıyor her şey ateş pahası
Hiç sorma Nami dede dahası var dahası
Ne köyün tadı kaldı ne yaylanın tadı var
26.5.2021 Yaylaköy/Saroz
Kayıt Tarihi : 26.5.2021 14:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Dünürüm Nami Çelebi ve çok kıymetli eşleri, damadım, kızım, torunum ve eşim birlikte Nabi beyin daveti ve çocukların ısrarı sonucu, bu sene Saroz Körfezi, Yaylaköy’deki yazlığa geldik. İki gün sonra da onlar gitti, biz çocuklarla kaldık. Durum, şiirde anlatılmış olup, Uygar ise torunum
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!