zamana yağmalanan o yafta
kendinden evvelki sözlerin şiddetini değiştirmedi
yönleri ve muhatapları fakat
bir nebze yanılmış olmak için neler vermedi
oysa ademden beri vakıa ki
yanılgının içinde olmakla farklıdır
hata yapmaklığın mazereti
zamana böyle bir ithafı harç edenler
ya bütün lambalarının karanlığına duhul üzere
yahut acısını mihmandar eylemiş
komşu kalpten kız sevmişler ve yahut
fikrim ve hevesim o ki
acıya misafir olmak
insanı zemininde ve zamanında
telife, temkine, teyakkuz ve teşvike
imkan ve itminana
yani ne olursa, yapmaya haiz görmek
işte yakışan
zamanın bir sığınak değil bir mümkün olduğunu
sevmeklerin hüzünleri, kasavetin coşkun sevmekleri
ve dahi vaktin ilhakını eşref-i mahlukun önüne koymadan
işte yaşayacak, işte kalacak
gördüm ki bir ezberin rehavetiyle münakaşa
bir vücudun katliyle aynı evsafta
ne bilmek olmadan, ne olmak bilmeden
bir lütfun izharı, bir nimetin inkişafıyla söylenecek değil
birkaç sözle geçiştirecek değilim hülasa
intisap ettiğim bekleyiş bir yapmaktır bu veçhede
ölümlere, hayatlara, yalanlara ve gençliğe sığınmadan
kendini, sevdiklerini; varsa onu sevenleri
ve hatta mümkündüyse coşkun aşklarını aldatmadan
dilimin hoyratlığı zahmeti içkin elbet
hoşgörmek, boşvermek değildir çünkü
işte bütün engin yalnızlıkların, hüzzam dağdağaların
ele avuca sığmaz aşkların
cümle yaşamış ve göçmüşlüğün
bilmem kaçıncı gecesinin bir köşesinde
kağıtla halvet ikrarım işte bu
ahret için sevmeye
dünya için yanılmaya yüz tuttum, can attım
hor görsün varsın beni ehl-i hibre
aşüfteler varsın dilime bigane kalsın
cümleye tümce dendiğinde ben hayattaydım
sabır, biraz daha sabır
gelip geçene şöyle bir bakmak
bir cüzüymüş yürümenin
gençliğimi bağışla
Kayıt Tarihi : 21.11.2020 22:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!