Oldukça sıkıntılıydım! Hüznümden adeta solduğum bir sonbahar mevsimiydi.
Canlılığın muştusu olarak bilinen yeşil çimenler soluyor, ağaçlar,yapraklarını makus talihine boyun eğmiş bir eda ile, sarartıyor ve dalından bırakıyordu.
Patikalara dökülen ve serpilen yapraklar, damarlarımda dolaşan kanın ve soluduğum oksijenin, bir gün yetersiz olabileceğini anlatıyordu.
Yokluk sıkıntısını aşmak niyetiyle savaş verdiğim günlerdi! Böyle bunaltıcı zamanlarda ufkumun karardığını hissettiğim çok olmuştur.
Hayatı manalı yaşamak gayesiyle durmadan koştuğum ve bilinmeyenleri aşmak adına çırpındığım yorucu ve çileli yıllarımdı!
Çözüm bulmakta zorlandığım düşüncelerin, içimi kararttığı vakitlerde, ruhumu rahatlatacak şartları arardım.
Bulunduğum mekandan, uzaklaşmak istediğim zamanlar, gönlüm dost arar, meşk etmek arzulardı.
Artık birbirimize iki yabancıyız.
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet, her şeyi unutmalıyız.
Her kederin tesellisi bulunur, üzülme.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta